Merhaba günlük…
Yine epey oldu yazmayalı değil mi?Ee tatile girdi Nilgün.)))
Ama gerçektende ihtiyacım varmış,ne çok koşturmuşum şimdi daha iyi anlıyorum.Ne zaman sabah oluyor ,ne zaman akşam oluyor farkında değildim..
Aslında tatilde gibi olmam herzaman mümkünken, ben devamlı çalışmayı koşturmayı seçmişim hayatımda…Bu bir tercih olsa da, yanlış bir tercihmiş aslında.
Hayat öyle bir akıp gidiyor ki, nezaman geçti neler kaçırdık yaşantımızda bunların farkına çok geç varıyoruz.Aslında farkında olmak ve mümkünse yavaşlatmakda büyük başarı. Hayatı sindire sindire yaşamak,keyfini çıkarmak başka bir güzel,bunu tatile girdiğimde daha çok anladım.Önce bir an boşlukta kalınca panikledim,sanki gün geçmeyecek gibi geldi,sonra gördüm ki,daha da güzel geçiyor.
Haa şimdi boş mu duruyorum ,tabiki hayır…. Yine dikiş dikiyorum ama koşturmadan keyiflice, yine yürüyüşe gidiyorum ama istediğim saatte gönlümce. Daha çok kitap okuyor gazete okuyorum. Ve açık söylemek gerekirse belki 3 günde bir internete giriyorum. Evet işte bu çok şaşırtıcı oldu benim için. Günde bir kaçkez cep telefonumdan bakıyorum maillerime ve facebook’a hepsi o. Hatta hatta casper laptopum 6.kez bozuldu tamire yolladım ona bile fazla üzülmedim artık.Gerek görmedim sinirlenmeye de ..Bu bir akış diye düşünüyorum,hayat olacağına varıyor. Bazı şeyleri istesenizde değiştiremiyorsunuz. O halde akışına bırakmak en güzeli….
Ohh Allah’a şükür iyiyim,hayat devam ediyor..En büyük nimet sağlık zaten,sizin ve sevdiklerinizin sağlığı yerindeyse gerisi bir şekilde halloluyor.
Şimdi bunları yazıyorumya ,inanın ben de şaşıyorum ,değişim mi gösteriyorum ne?? OSHO’nun kitaplarından da şu sıralar okumadım ama bir rahatlık çöktü üstüme sanki.))))
Evet sevgili günlük bir kitap bitirdim yine bu ara ,birdaha ki sefere yazarım özetini sizlere.Sonra kahvaltıya arkadaşlarımı çağırdım güzel bir gün geçirdim onlarla,sonra yazmıştım sanırım, köye götürdüm arkadaşlarımı, bol bol dut yedik.
Sonra nisan ayından beri gidemediğim diyetisyenime gittim. Ve sonuçta 1kilo vermişim,süpriz oldu benim için. Endokronolojiye gidip tahlil yaptırdım,fena değildi.
Geçen gün babalar gününde arkadaşlarımızla Karainci’de kahvaltıdaydık.Bu arada günlüğümü yazmadığım için, babalar gününü kutlayamadım okuyucularım. Şimdi kutlasam…Kusura bakmayın ne olur,tüm babaların ve baba adaylarının Babalar Gününü kutluyorum.(Geç oldu temiz oldu.)
Bu ara sabah yürüyüşüne çıktım, gökyüzü çok enteresandı. Karakum yolu yapılmış ve yapılmaya da devam ediyor, birçok kişi yürüyordu,hatta tanımadığım kişiler günaydın dediğinde çok sevindim ve şaşırdım.))
Havalar bir garip 2 gündür, hele geçen gün arabayı tam park ettim ,bir dolu başladı anlatamam, ağaç altına park ettiğim için sanırım doluların hızını kesiyordu ama çok korktum. Camlar kırılacak ,ağaç devrilecek altında kalacağım sandım. Sonra baktım herkes seyir halinde boşver Nilgun arabada kal dolunun dinmesini bekle dedim. Ve öylede yaptım.
Yağmur sonrası yürüyüşe çıktığımda gökkuşağı vardı gökyüzünde,öyle güzeldi ki.
Dün ise, belki de 100ün üzerinde motosikletliler geldi Sinop’a .Bir etkinlik varmış.Dedim ya internetten uzaklaşınca fazla bilgi edinemedim.)))Bu arada çeşitli ulusların katıldığı,karikatür sergisi Atatürk Parkında sergilenmeye devam ediyor. Yazık, o doluda yine parktaydı tüm eserler,umarım hasar görmemişlerdir.
Bu arada evde tamirat işlerim oldu. Kazık yesem de fazla sinirlenmedim. Sadece dişik makinamın lastiğini eski lastikle değiştirmek isteyip bende 20 tl isteyen tamirciye kızdım. Ama lastik taktığında kopunca parasını alamadı tabii ve ben aynı lastiğin orjinalini 8tl ye buldum. Allah işte önce kötüyle karşılaştırdı, sonra onu uzaklaştırıp başka kapıyı açtı bana. Hatta hatta ayarını yapmak için 30-40 tl isteyen kişiye evet demeden ,dün başkasıyla karşılaştırdı, ücretsiz yapacak bana…Düşüne biliyormusunuz????Birşey olmadı diye üzülmeyin,kesinlikle Allah’ın bu işe başka bir çözümü olduğuna inanın yeter.
Geçen hafta ilk kez tekneyle denize çıktık,ölü dalga vardı fazla durmadan döndük , bu arada yine alışılmış Sinop görüntüleri aldım.)))
Biliyormusunuz evimiz karşısında ki çatıda martılar yuva yapmış herhalde 3 tane yavruları var. Kahve rengi kahverengi. Ben de arkadaşlarım sayesinde öğrendim. Yoksa o tavuğun işi ne çatıda derdim.)))
Geçen hafta pazara çıktığımızda da bir yavru martı vardı yolda. Yazık daha uçmayı öğrenmediği için kıvıra kıvıra yürüyordu yolda.
İşte günlük…Hava yine yağışlı…Güneşsiz…Bence güzel bir gün…
Haa belki hava güzel olsaydı, denize giderdik, balık tutardık…Ama olsun, bugünde kendine göre geçeçektir…İyi olun,sağlıklı olun, güzel düşünün..
Haydi bakalım güzel günleriniz olsun inşallah,sizleri seviyorum..Sizde sevdiklerinize bunu söyleyin olur mu?)))))