KOLEKSİYON KLÜBÜ…H.Çiçeksever’den…

Koleksiyonculuk, birikmiş değerlerin geleceğe taşınma anlayışından kaynaklanan sevgiyle yapılan bir uğraştır. Guitri diyor ki; “İnsan , ancak kötü bir muhasebeciyse iyi bir koleksiyoner olabilir. Çünkü koleksiyonculuk; tüm eşyanın maddi değerini yitirdiği ve ona sahip olma tutkusunun maddi değerinin çok öne geçtiği bir iştir.”

Çocukluğumdan  başlayarak, mendil, pul,  kaşık, eski para, folklorik bebek, kartpostallar, iğne oyaları, kahve fincanları, aile yadigarları, derken çocukların anıları bir sürü koleksiyonlarla evim eskici Mişon gibidir yıllarca. Son yıllarda üçe bölünmekten artık bu işlere son vereyim çok yoruldum diye düşünürken Koleksiyon kulübü yönetiminden bir hanımla Çırağan’da tanışmıştık. Sizin gibi birinin yeri bizim aramız dedi ve kendimi o güzel insanların arasında buldum.

Dün akşam Taksim Hill de yemeğimiz vardı. İlginç olan üye sayısının devamlı artıyor olması.Çünkü koleksiyoncu, kendi gibi  koleksiyonerlerle ilişki kurarak çevresinin genişleten insanlar oluyorlar. Özen, merak, ilgi, dikkat, sabır, sebat, öğrenmeyi barındıran bu iş insanın yaşamına değer katan bir uğraş .

blankblank

Kahve kitabımda bahsettiğim değerli araştırmacı ve yaşarken para üzerine resmi konan ilk kişi olma özelliğiyle Sabiha Tansuğ,  Nasuh Mahruki’nin babası  gibi tanınmış insanlarla birlikte olmak insanın yaşam ve düşün dünyasına renk katıyor.

Collection Clup, Şerif Antepli’nin başkanlığında dostluk ve sevgi çemberini genişletiyor. Ülkemizde koleksiyonculuğun sağlıklı gelişimine katkıda bulunmak ve koleksiyonculuğun doğru tanıtımını yaparak, özellikle yeni nesillerin koleksiyonculuğa ve araştırmacılığa ilgisini arttırmak misyonunu  üstlenmiş bir topluluk.

Eski saatler, kalemler,kurbağalar, kameralar,  pul, etnografik eserler, tablolar,  dalgıç malzemelerine kadar aklınıza gelebilecek her şey  toplayan insanlar bir aradayız.

Dün akşamın yeni üyesi ve hobisi çok ilginçti.  Çuhadaroğlu Holding Ceo’su, Nejat Çuhadaroğlu’nun  Savaş Kıyafetleri koleksiyonu artık müze olmak boyutunu bile aşmış.   45 yaşındaki Nejat bey, 6 yaşında heykel yapmaya başlamış ve bugünlere gelmiş. Mart ayında Yıldız Sarayında iki ay süresince sergileyeceği eserleri  ile çok iddialı. Heykelleri birebir gerçeğiyle giydiriyor, tarih, dönem tam bir arşiv. Mini bir sunum yaptı ve dünyanın en büyük kişisel müzesine sahip olma ünvanını alacağı kuşkusuz.

Çuhadaroğlu, yaptığı maketlerin yanı sıra, dünyanın dört bir yanından çoğu 2. Dünya Savaşı’na ait malzemeler toplamaya devam ediyor.  2. Dünya Savaşı’nda savaşmış daha nice milletin askerlerinin üniformaları, savaşta kullanılmış silahlar, birçoğu yırtılmış, kanla bezenmiş bayraklar, mermiler, şapkalar, madalyonlar ve savaşlardan günümüze gelen yüzlerce orijinal parça… Çuhadaroğlu, savaştan kalan kıyafetleri giydirdiği maketleri de kendisi tasarlıyor. Ayrıca kitap yapmayı planlıyor.

Koleksiyonculuk bir tutku, koleksiyonculuk bir ayrıcalıktır.

Hakkımda Nilgun

blank
Sinop'ta yaşayan, Sinop'lu bir bayanım. Gezmeyi, yüzmeyi, konuşmayı, sosyal aktiviteleri çok severim. İnsanlara yardımcı olmak beni çok mutlu eder.Ve tam bir Sinop Aşığıyım. Bu kadar yeterli mi?)))

İlginizi Çekebilir

blank

HOŞGELDİN 2013..H.Çiçeksever’den

Üç haftadır Londra”da Christmas kutlamaları nedeniyle torunlarla partiden partiye koşturup duruyoruz.. Okullar, bazı iş yerleri …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.