Ola, Dost Koy..Ebruli Sayfalar….

 

Merhaba Sevgili Nilgün’ün Günlüğü Okurları,

Aşağıdaki makalem Etimesgut Anadolu Lisesi’nin 2007 Haziran ayında yayınlanan Nirengi dergisinden aynen alınmıştır. Şöyle bir kahvenizi yudumlayın ve keyifle okuyun.

“Merhaba Sevgili Okurlar! Uzun bir aradan sonra nihayet size özel hazırladığım nefis, heyecan dolu haberlerle tekrar birlikteyim. Taa uzaklardan, Atlas Okyanusu’un kıyısındaki bir başkentten, Portekiz’in başkenti, Vasco da Gama’nın memleketi, Lizbon’dan size bahsetmek istiyorum.
blankblankblankblankblankblankblankblankblankblank

Lisbon ‘dost koy’ anlamına geliyor. Şehrin kurucusu sayılan ünlü Odysey’den türeyerek ve birçok değişikliğe uğrayarak bu haline gelmiş. Portekizliler ‘Lisboa’ diyorlar.

Italyan ortağımız olan Antonio Gramsci okulu ile birlikte yaptığımız “Far or Close Language Always Flows” başlıklı “Comenius Dil Proje”miz, 26 Mart 2007 tarihinde Ulusal Ajans yetkilisi tarafından gözlemlendi ve projemiz irtibat kişisini, yani beni, 10-13 Mayıs 2007 tarihinde, projelerin izlenmesi için bir araç geliştirmek ve projelerdeki kaliteyi artırmak hakkında olan Lizbon, Portekiz’deki M-TOOL Konferansı’na davet ettiler.

Tahminimden daha da uzun olan uçak yolculuğunun ardından, okyanusun koyu maviliğinin kıyısında, Tagus Nehri ile içiçe yüzyıllardır yaşayan, özgün kimliğini kaybetmemiş bir şehirle karşılaştım.

Resepsiyoniste ‘Ola’, Portekizce ‘Merhaba’, dedikten sonra otel odama yerleştim. Otel odasının penceresinden nehir görünmese de suya yakın olduğunu hissediyordu insan.

Hemen fotoğraf makinasını alıp, sizin için hikayeler öğrenmek üzere Lizbon sokaklarına çıktım. Bu macerada yalnız değildim. Benimle beraber üç öğretmen ve iki Ulusal Ajans yetkilisi, kısa zamanda çok iş yapmak üzere yola çıktık.

Size konferanstan bahsetmek yerine Lizbon’u anlatmak istiyorum.

Her zaman insanlara uzakları keşfetme cesareti veren bir atmosfere sahip bir kent Lizbon. Ümit Burnu’nu dolaşarak, Hindistan deniz yolunu keşfeden Vasgo da Gama’ya da aynı gücü veren işte bu güzel kent.

Lizbon’la özdeşleşen tramvaylar, sizi kentin birçok noktasına götürüyor. Tıpkı bizim İstanbul gibi Lizbon da yedi tepe üzerine kurulmuş. Bu tepeleri aşmak için en uygun vasıta, tramvaylar olmuş. 1930’a kadar tramvaydan mahrum olan insanlar bir yerden bir yere gidemezlermiş.

19. y.y.dan kalma Pena Ulusal Sarayı, Portekiz krallarını, kraliçelerini ve bir çok soyluyu içinde barındırmış. 1755’deki depremde şapelinin dışında her yeri yıkılan saray 1838’de tekrar inşa edilmiş ve soyluların yazlık yerleşim yeri haline gelmiş. Günümüzde ise saray tüm halka açılmış ve Portekiz cumhurbaşkanının ve diğer hükümet görevlilerinin resmi kabul yeri haline gelmiş.

Aziz Justa Asansörü, insanları şehrin aşağısından Bairrio Alto bölgesine çıkartmak için yapılmış. Ama turistler sadece asansörün tepesine çıkıp manzaranın keyfini çıkartıyorlar. Bir fincan sıcak kahveyle bu manzara daha keyif verici olur diye düşünülmüş ki, bir de oraya kafeterya yapmışlar.

Sao Vincente de Fora Kilisesi ve Manastırı’nın 1627 yılında yapımı tamamlanmış. Duvarları ve tavanı mermerden olan sarayın bazı duvarlarında ise La Fontaine’in masallarının resimlerini görmek mümkün.

Aziz George Kalesi, 1147 yılında şehir Faslıların elinden alındıktan sonra, Portekiz krallarının dinlenme yeri olarak inşa edilmiş. Büyük depremden o da nasibini almış ve bir çok yeri zarar görmüş. Fakat 1930larda Salazar tarafından tekrar yapılmış ve şu anki görünümünü almış. Tagus Nehri’nin, Bairro Alto ve Alfomo bölgesinin manzarası buradan nefes kesici.

Ünlü Belem Kulesi, 1520 yılında deniz akınlarına karşı yapılmış, hem işlevsel hem de çok güzel bir bina. Yaklaşık yarım milenyum yaşında olan bu kule bir çok göreve hizmet etmiş. Savunma işinden sonra, gümrük binası olmuş. Bir ara hapishane, sonra telgraf binasına dönüşmüş. Şimdi ise turistlerin görmek istediği bir uğrak yeri. 1983’de UNESCO’nun Dünya Mirasları listesinde yerini almış.

San Fransico’daki Golden Gate Bridge’i andıran ünlü 25 Nisan Köprüsü, Tagus Nehri üzerine kurulmuş olup, Lizbon şehrini Almada belediyesine bağlar. Eğer Hz. İsa’nın heykeline bir giderseniz, bu köprünün harika manzarasını yakalayıp, fotoğrafını çekmeden duramazsınız.

1959’da yapılmış olan Hz. İsa’nın heykeli, 110 metre yükekliğinde ve Tagus Nehri kenarında bulunmakta. Brezilya, Portekiz’in Yeni Dünya’daki merkezi olduğundan, bu heykelin aynısı Rio de Jenairo’da da inşa edilmiş.

National Pantheon, kilise görevini üstlenirken 1630’daki soygunun ardından büyük bir kısmı yıkılmış.  Bir Yahudi suçlanmış ve idam edilmiş. Fakat Yahudi masummuş ve efsaneye göre Yahudi bu kiliseyi lanetlemiş. Bu yüzden de 1966 yılına kadar yapımı tamamlanamamış.

Lizbon’daki son gecemizde, bütün konferans katılımcılarıyla beraber güzel Tagus Nehri’ni bir yatla dolaştık. Bu nehir İber yarımadasının en uzun nehri. İspanya’nın Sierra şehrinde doğup, Lizbon’dan Atlas Okyanusu’na dökülen nehir, tam 1007 km. uzunluğunda.

Oceonario, dünyanın en büyük okyanus akvaryumlarından bir tanesi. Tüm dünyada bulunan bütün okyanus canlılarının %50 sinden fazlasının örneklerini burada görebilirsiniz. Atlas Okyanusu, Büyük Okyanus, Hint Okyanusu ve Atlantik’in fauna ve florasını burada tanıyabilirsiniz. İçeri girdiğinizde, yapı size hemen deniz sarhoşluğu verecektir ama uçağınız bizimki gibi hemen kalkmayacaksa, Oceonario’nun doya doya keyfini çıkarmanızı tavsiye ederim.

Yine bir şehir, binbir hikaye ve bir de fotoğraf makinasındaki pozlarla, güzel ülkeme dönmek üzere havaalanının yolunu tuttum.

Ebru

Hakkımda Nilgun

blank
Sinop'ta yaşayan, Sinop'lu bir bayanım. Gezmeyi, yüzmeyi, konuşmayı, sosyal aktiviteleri çok severim. İnsanlara yardımcı olmak beni çok mutlu eder.Ve tam bir Sinop Aşığıyım. Bu kadar yeterli mi?)))

İlginizi Çekebilir

blank

İZLANDA HALK HİYAKELERİ..Ebruli Sayfalar

Merhaba Sevgili Nilgün’ün Günlüğü Okurları,

2 Yorum

  1. blank
    gül ece karauz

    çok güzel ve faydalı bir yazı olmuş elinize sağlık hocamm:))))

  2. blank
    Irem Ebru Gursoy

    Teşekkür ederim, canım benim!!!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.