“Göç etti paşalar, kellere kaldı köşeler”
Çok uzun yıllar ihmal edilmiş, kaderine terk edilmiş, unutulmaya yüz tutmuş Paşa Tabyaları’nı eski Sinop’lu olarak son yıllarda tanıyoruz, tanışıyoruz. Ne kadar geç kalmışız tarihimize sahiplenmekte.
Hafta sonu Samsun Üniversitesi’nden gelen bir grup arkadaşımızla Paşa Tabyalarında yemekteydik. Mekan tarihi olunca, merak, öğrenme derken Tesis Yöneticisi Çetin Bey ile koyu bir sohbet başladı. Sorunları çok olsa bile, tarih ve kültür sınavından geçercesine neler anlatmadı ki, herkes ilgiyle dinledi. Çok güzel bilgileri bu özel mekana gönül vermiş, kendini adamış Çetin Yılmaz’dan aldık, duymadıklarımızı duyduk, çok şeyler öğrendik.
Çetin Bey; bürokratların ilgisizliğinden dertli ama yine de ümitli, Paşa Tabyalarını turizme kazandırmaya, tarihi ve kültürel mirasımızı gün ışığına çıkarmaya kararlı heyecan dolu dinamik bir insan.
Çetin Bey diyor ki;
“ Bu gördüğünüz tarihin üstü kapatılmış, benim hedefim bu tarihi açığa çıkarmak. Vali, Kültür, Belediye, herkesin el atması, öncelikle manevi destek vermesi lazım, ben gönüllü olarak sahip çıkıyorum.”diyor ve devam ediyor:
Fatih Sultan Mehmet’in annesi Sinop’lu. Fatih; dayısı İsmail Bey’den Sinop’u teslim alıyor.Bir tutturmuşlar Cezaevi diye. Eğer tarihi sıralama yapılırsa Sinop’ta önce Tersane gelir. Sonra; Tabyalar, sonra Cezaevi gelir. Cezaevinin öne çıkarılmasını doğru bulmuyorum.
Ayancık, Boyabat, Kastamonu da keten dokunmuş Sinop’a gelmiş, Ermeniler tarafından Yelken bezi olarak kullanılmış. Tersanede bunlar canlandırılsın, daha neler var tam Bianel sahnesi! Bunlar yoksa burada Bianel’in anlamı yok. Bana göre Bianel; sanatın kültür alanlarıyla birleştirilerek halka sunulması demektir. Bianel uygulama alanlarının içinde Paşa Tabyaları’nın hiç yer almayışı beni çok üzdü. Tabyalar içinde sayısız ilginç mekanlar bulunuyor. Sadece dört tane salon var. Bir değil birkaç kez etkinlik yapılabilirdi. Maddi beklentimiz de yok.”
Sinoplular son derece ilgisiz ama Samsun’dan haftada en az 40-50 araba geliyor. İnanılmaz ziyaretçi potansiyeli yarattım, ileride proje, kitap, peyzaj çalışmalarım bittiğinde çok daha ilgi çekici bir mekan olacak inşallah. Sinop Tersane Hükümet arasında sıkışmış,başka şey görmüyorlar” diye dertlerini sıralarken daha sözlerine nokta bile koymuyordu Çetin Bey!
Yolun açık olsun, duyanlar olsun diyelim Çetin Bey, adım hıdır, elimden gelen budur!
Paşa Tabyalarıyla ilgili enteresan kitabınızı heyecanla bekliyoruz.
Kimse; görmek istemeyen kadar kör değildir.
Akıl önde nefis geride gerekli.