Sinop’un Gerçekleri!….Ebruli Sayfalar

Merhaba Değerli Nilgün’ün Günlüğü Okurları,

8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü neden kutluyoruz biz ülkemizde, ben anlayamadım. Yani nesini kutluyoruz? Kadına yapılan ve tüyler ürperten cinayetleri mi, toplumun her köşesinde arka plana atılmalarını mı,  dayakla nasıl uslandırıldıklarını mı, yoksa cinsel obje olarak nasıl kullanıldıklarını mı, neyi?

1934 yılında Atatürk tarafından kadınlara ilk kez seçme ve seçilme hakkı verildiğinden bu yana, kadın hakları ve özgürlükleri konusu ele alındığında, yıl 2015’te kadınların toplumdaki konumlarının tartışılmaması bile gerekirken, Sinop’ta bakın kadının durumu ne halde. Dezavantajlı kadınlar için yaptığım bir projenin araştırmasının sonucunda karşılaştığım rakamları sizlerle paylaşmazsam içim rahat etmeyecek diye düşündüm ve bu yazının da tam bugün yayınlanmasını istedim. Çünkü 8 Mart’ı ben de bu şekilde kendimce kutlamak istiyorum.

İşte hiç kimsenin bilmediği ya da belki bilmek istemediği, bir zamanlar Amazonların yaşadığı ilimizde TÜİK’in ortaya çıkardığı göstergeler:

• Sinop’ta yaklaşık 103bin kadının %9,86’sı okuryazar değildir. Okuryazar olmayan erkeklerde ise bu oran %2,92’dir.

 

• Kadınların %11,70’i okuma yazma bilmektedir fakat ilkokul diploması yoktur. Erkeklerde bu oran %6,29’dur.

 

• Sinop’ta istihdam edilenlerin %79’u erkek, %21’i kadındır. Peki, istihdam edilmiş kadınların %73,5’i nerede çalışıyor dersiniz? Tabi ki de tarım sektöründe.

 

• Gelelim Sinop İl Genel Meclisine. Sizce üyelerin içinde kaç kadın vardır? Kaç? Bilemediniz. Çünkü hiç kadın yok. 21 üyenin 21’i de erkek!

 

• TEPAV’ın Mart 2014 raporuna göre, 95.465 kişinin yaşadığı Jandarma bölgesindeki nüfusa bakıldığında 2013 yılında 107 tane kadına şiddet vakası kayıtlara geçmiştir. Emniyet müdürlüklerine intikal eden vakalar hiçbir yerde yayınlanmamaktadır. Bu yüzden merkez ilçe dahil, tüm 9 ilçede kadına ne ölçüde şiddet uygulanmakta olduğu karanlıkta kalan bir konudur. Sinop’ta kadın sığınma evi daha yeni açıldı bu arada. Müjde!

 

Bütün bu göstergeler sizi şaşırttı mı? Durun daha bitmedi. Dünya Ekonomik Forumu’nun (DEF) yayımladığı 2013 cinsiyet ayrımcılığı raporuna göre Türkiye’nin kadın-erkek eşitliği endeksindeki yeri 136 ülke arasında 120. sırada. Neredeyse sonuncuyuz!!!!

Şimdi söyler misiniz? Ben 8 Mart’ı neden kutlayayım? Dünya sıralamasında 120. sırada olduğumuz için mi “8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kutlu Olsun.” demeliyim, yoksa Türkiye’de her 3 kadından 1’i aile içi şiddete maruz kaldığından mı “8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kutlu Olsun.” demeliyim, yoksa 554 milletvekili içinde 48 bayan vekil olduğu için mi “8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kutlu Olsun.” demeliyim, yoksa 81 il içinde sadece 4 ve 957 ilçe içinde ise sadece 33 tane kadın belediye başkanı olduğu için mi “8 Mart Dünya Kadınlar Günü Kutlu Olsun.” demeliyim?

Bu verilerden sonra biraz da siz yorum yapın.

Ebru