HİÇ DERS ALMADAN…H.Çiçeksever’den…

Geçen akşam TV de Zıt Görüş programına tasadüf ettim. Birikmiş eğitimci ve dinini yaşayan biri gözüyle dinledim ve herkes haklıydı kendi bilinç kalıplarında. Fakat bir de çağın geniş bakış açısıyla gerçek vardı ortada. İhsan Eliaçık konuşmalarıyla bence yürüyen Kur’anı tarif ediyordu.

Başkalarının paralarıyla yardıma koşmak değil diyor, bir ev bir araba bana  yeter,  fazla malımı dağıtayım diyebiliyorsanız Müslümansınız.  Çünkü İslam sosyal , denge dinidir. İslamın beş şartından ikisi zekat vermek hacca gitmek zengin olup verme seviyesidir. İhsan Eliaçık diyor ki; her yıl aynı fakire zekat veriliyorsa o fakir hiç çaba sarf etmemiş, hazıra alışmış demektir. Mesele zengin ile fakir arasında dengeyi bulmaktır İslami anlayış. Eliaçık bir köşe yazısında şunları söylüyor:

“Yeryüzünde 1 milyar Müslüman…Mağripten maşrika saraylar, hanlar, hamamlar…

Mavi göğe yükselen minareler… Susmayan ezanlar, inmeyen bayraklar…

Namazlar, cumalar, bayramlar, kurbanlar…Kabirler, türbeler, fatihalar, yasinler…

Bütün bunlar İslam’ın yeryüzünde gürül gürül yaşandığı, dimdik ayakta durduğu anlamına mı geliyor?

Eğer öyleyse “Geçip giden varsa İslam’ın şu çiğnenmiş diyarından”, “ümmet-i merhume” (ölü ümmet) haline gelmiş ve “felç-i iradiye mübtela olmuş” hal-i pür melalimize (yerlerde sürünen acınak halimize) ne diyeceğiz?

İstiklal Marşı yazarımız M. Akif’in dizeleri durumu nasıl güzel anlatıyor:

“Zulme tapmak, adaleti tepmek, hakka hiç aldırmamak

Kendi asudeyse, dünya yansa baş kaldırmamak…

Sözünde durmamak, yalan sözden çekinmemek

Kuvvetin meddahı olmak, acizi hiç söyletmemek…

Mübtezel bir çok merasim; eğilip bükülmeler, yatmalar

Şaklabanlıklar, gösterişler, ardı ardına aldatmalar…

Fırka, milliyet, lisan namıyla daim ayrılık

En samimi kimseler arasında ciddi açık…

Enseden  arslan  kesilmek , cepheden yaltak kedi

Müslümanlık bizden evvel böyle bir zillet görmedi…”

Peki bu ümmet bu zillete neden düştü?

Müslüman dünya neden “Ehl-i  kitaplaşma  süreci” yaşadı, yaşıyor?

Önceki Ehl-i kitaplaşmalara bakın, hiç ders almadan aynısını neden biz de yaşıyoruz?”

Yaşananlara bakıp düşünmek lazım doğrusu…

Hakkımda Nilgun

Sinop'ta yaşayan, Sinop'lu bir bayanım. Gezmeyi, yüzmeyi, konuşmayı, sosyal aktiviteleri çok severim. İnsanlara yardımcı olmak beni çok mutlu eder.Ve tam bir Sinop Aşığıyım. Bu kadar yeterli mi?)))

İlginizi Çekebilir

blank

HOŞGELDİN 2013..H.Çiçeksever’den

Üç haftadır Londra”da Christmas kutlamaları nedeniyle torunlarla partiden partiye koşturup duruyoruz.. Okullar, bazı iş yerleri …

2 Yorum

  1. blank

    Hatice hanım size de hayran olmaya başladım.. 🙂 birgünde sizinle tanışacağım inşallah.. çok güzel özetlemişsiniz ve paylaşmanıza da ayrıca sevindim..teşekkürler

  2. blank

    Özellikle 1 ev 1 araba bana yeter fazlasını dağıtayım diyebiliyorsanız müslümansınız ve her yıl aynı fakire zekat veriliyorsa o fakir hiç çaba sarfetmemiş hazıra alışmış demektir.. sözlerindeki derinliği düşündüm.. çok anlamlıydı..

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.