Ecovillage, Torri…Ebruli Sayfalar..

 

Değerli Nilgün’ün Günlüğü Okurları,

Yemyeşil tepelerin arasında, ayağınızın altında şırıl şırıl akan bir nehrin geçtiği, doğayla baş başa kalıp, organik yiyecekler yiyip, taş evlerin ve terasların olduğu ve sizin gibi bohem hayatını seven insanların yaşadığı bir yer hiç düşlediniz mi?
İtalya’nın Fransa sınırında, Akdeniz’e sadece 10 km uzaklıkta, Torri adında bir kasabada bulunan, kimsenin bilmediği Ecovillaggio Torri Superiore ya da İngilizce adıyla Ecovillage, Torri işte tam böyle bir yer. Ortaçağdan kalma, birbirine bağlı odaların, merdivenlerin, terasların, labirentlerin oluşturduğu 3000 metre kare alanda tepelerin üzerine kurulmuş bir yer Ecovillage, Torri. Geçtiğimiz hafta kaldığım ve tadına doyamadığım, hippilerin de kalıp buradaki hayatı yerlilerle paylaştığı bir yer burası.

Torri, Osmanlı İmparatorluğu zamanında Türk korsanlarının bütün Akdeniz kıyılarına korku saçtığı dönemde, insanların kendilerine güvenli bir yer bulma ihtiyacı üzerine denizden uzak, oldukça tepelik bir yerde kurulmuş. Ne tesadüf ki, İtalya’da kaldığım süre boyunca okumak için aldığım kitap da Feridun Fazıl Tülbentçi’nin yazdığı “Turgut Reis” idi. Bu kitabı burada tam bir solukta bitirdim. Çünkü Turgut Reis, Akdeniz’e korku salan ama bir o kadar da iyi yürekli bir kahraman. Hatta Barbaros Hayrettin Paşa’dan bile yaman, Hürrem ve çeşitli saray entrikaları yüzünden Kaptan-ı Deryalık mertebesini alamamış ama en sonunda Trablusgarp Beylerbeyi olmuş bir Türk korsanıdır. Onun kahramanlık hikayeleri dillere destan olmuş, birçok tarihçi ondan birçok yerde övgüyle söz etmiştir. Ecovillage, Torri, kıyı şehri Ventimiglia’ya çok yakın olduğundan bu kahraman Türk’ün belki buralara uğramış olabileceğini düşündüm ve Avrupa’nın hem ondan korktuğunu hem de hayran olduğunu okuduğum kitaptan öğrendim. Hatta ona derin bir aşk duyan güzel İtalyan dilberleri Rossena ve Silvana olduğunu da söyleyebilirim. Sanki günümüzden tam 500 yıl öncesini buradan elimdeki bu kitabı okurken yaşamış oldum. Bu arada Turgut Reis kitabını okumanızı şiddetle tavsiye ederim.
Neden Ecovillage, Torri dediğime gelince. Topluluk hayatı yaşanan, organik tarımla uğraşılan, gönüllü hizmeti yapılan, çeşitli kültürel, ekolojik , uluslararası çalışma kamplarını içinde barındıran yerlere Ecovillage deniliyor. Dünyanın birçok yerinde Ecovillage bulunuyor. Bunlardan bir tanesi de Torri de olduğundan dolayı buraya Ecovillage, Torri diyorum. Ecovillage, Torri, dünyanın en iyi ikinci Ecovillage’i. Birincisi Valchiusella Vadisi, İtalya’da, üçüncüsü ise Forres, İskoçya’da. Almanya, Meksika, ABD, Hindistan, Brezilya, Portekiz ve daha dünyanın birçok yerinde Ecovillage bulunmakta.
Eğer siz de burada dünyanın dört bir yanından gelen gruplarla imece usulü bir şekilde organik tarım yapmak, köy hayatını tecrübe etmek ve doğa sever insanlarla bir paylaşım içinde bulunmak isterseniz, www.ecovillaggi.it web sayfasını ziyaret edip, kendinize bir gönüllü programı ayarlayabilirsiniz.
Torri’ye İstanbul’dan gelmek için, THY’dan Nis’e bilet alıp, Ventimiglia’ya trenle geçip (yaklaşık bir saat), Torri’ye kalkan ve 20dk gideceğiniz minibüse binmelisiniz (en son saat 19.40’da).
Dünyanın başka bir yerinden görüşmek dileğiyle…