Gün dediğin nedir ki….

1 haftalık tatil bitti ve dün oğlum İstanbul’a döndü.Dün gitmeden,bir kez daha denize girelim ve hemde balık tutup yedirip yollayalım diye öğleden sonra tekneyle denize gittik.Cumartesi günün kü şiddetli rüzgar durmuş,yerine ölü dalgalara bırakmıştı. Ben rahatsız olduğumdan önce yüzmek istemedim ama oğlum yüzüncede dayanamayıp atladım denize.Bu sefer farklı bir yüzüş denedik.Teknenin arkasına ip bağlayıp ,ona tutunarak teknenin arkasından gittik.Bunun için güç gerekiyor tabiii.Hele birde sürat yapınca tekne, bir ara kollarım iyice dayanamaz hale geldi.:)))Ama çok zevkliydi. Bugün kolarım ağrıyorJ))Ama değer vallahiJ))

Eşim 19 tane istavrit tuttu.Onalarıda bir güzel kızarttım oğlum için,yedi.

Saat 19.15de uçağı kalktı,yolcu ettik.Güneşin batışıyla,uçağın kalkışı aynı saatlere geldi.Görüntü çok güzeldi.Biraz sonra resimleri paylaşacağım sizlerle.

Akşam yine yürüyüşe çıktık.Önce iskeleye gittik.Balıkçı tekneleri hazırlık yapıyordu.Biliyorsunuz 1eylülde av yasağı kalkıyor.Öyle zevkle çalışıyorlardı ki.Koca  koca gemiler,balıktutma hazırlığındaydılar.Bir ara düşündük arkadaşımla.Bu gemilere balık mı dayanır dedik.Çok büyüktü gerçekten.İyi ki av yasağı koyuluyor ,yoksa vallahi balık filan kalmazdı.

Şu sıralar tezgahlarda ara ara palamut görüyorum ,ama inanın istavritin azıcık büyüğü,üstelik 2,5 tl tanesi.Çok pahallı.Bakalım 1eylülden sonra ne olacak.Size yazarım.Yeter ki beni takip etmeye devam edin.

Bugün yine Sinop harika.ama durun bugün 30 agustos onu ayrı bir şekilde anlatmak istiyorum size. Önce bir dünü bitereyim heleJ)))

Bittiiiiiiiiii..)))