Sinop’un Pierre Loti’si….

Bugün sıcak diye saat 18.30za kadar dışarı çıkmadım. Sonrada tekneyle denize gittik. Akşam üzeri denizde yüzerken, bütün gün evde çektiğim sıcağın sıkıntısını da unutuverdim)))
Güneşin batışı çok güzeldi. Kıpkırmızı tabak gibiydi. Hatta ne tabağı, tepsi tepsi)))
Akşamda saat 21.00 gibi SEYİR CAFE’ye gittik. Eminim şimdi bazılarınız,o da neresi diyordur. Hemen söyleyeyim efendim…Sinop’un Pierre Loti’si)))

Şahin Tepesi’nde kurulmuş harika bir cafe. Daha yeni açılmış sanıyorum. Bu akşam sıcaktan yine ne yapacağız diye düşünürken, eşimin önerisi üzerine Seyir Cafe’ye gidelim dedik. Hatta önce dik yokuştan çıktık. O yokuş, bayağı dik.Siz yeni gidecekseniz, hemen Seyit Bilal Hz. Türbesinin üst yolundan gidin.Daha düz, rahat gidip,gelebilirsiniz.

Bir gittik, hayretler içinde kaldık..Muhteşem bir gece manzarası karşımızdaydı.Hiç rüzgar yoktu ama tatlı bir serinlik hakimdi.Hatta ben üstüme şalımı hafifçe örttüm.Aman dedik ne iyi ettikte buraya gelmişiz.Şehirde hem sıcaktan,hem de gürültüden ve insan yoğunluğundan rahat yürüyemiyorduk. Muhteşem Sinop görüntüsü karşısında, tatlı bir serinlikte,elinizdeki çayı yudumlamak,büyük bir keyif veriyordu insana..Bu güzellik karşısında Allah’ıma bir kez daha teşekkür ettim.)))
Hemen genç garsonumuz Yiğit’e, biraz sorular sorup fikir edindim. İsterseniz kahvaltıda yapabiliyorsunuz. Sahanda yumurta, hamburger, sigara böreği, mantı, saç kavurma ,sıcak ve soğuk içecekler de var. Mesela sahanda yumurta 4tl,kahvaltı 8tl imiş. Fırsatımız olursa kahvaltıya veya akşam yemeğine gideceğiz. Çok beğendik,çooook. İstanbul’un , Pierre Loti’si varsa,bizimde artık Seyir Cafe’miz var.))))Ve bizden sonra öyle kalabalıklaştı ki, her yer doldu.Şehirden nasıl giderim diye düşünüyorsanız, hemen söyleyeyim,Kuzey Kent dolmuşuna binin,hemen alt tarafında indiriyorlar sizi.
Orası kışında harika olur. Etrafı tamamen cam kaplı bir cafeden Sinop’u kar yağarken veya yağmur yağarken seyredeceksin…Of ooofff ne muhteşem olur kim bilir…
Artık yeni mekanımız belli oldu.SEYİR CAFE…..Bekleriz efendim…İyi SEYİRleeeeeeeeer))))Ve sanıyorum burası, belediyemizin bir katkısı Sinop Halkına.Çok teşekkür ederiz,bu güzel yer için…

Not:Sevgili dostlar..4 Mayıs 2009 da daha web sitem yoktu o zaman blogum da paylaşıyordum yazılarımı.Ve Sayın Levent Bektaş’ın önerisiyle,bir köşe açmıştım,’’Nasıl bir Sinop Görmek İstersiniz?’’diye.İlk öneride Levent Bey’den gelmişti.Aşağıya aynen yazdıklarını kopyaladım.Bakın ilk maddesi gerçek oldu)))Darısı diğerlerine .Sizinde değişik önerileriniz varsa lütfen bana yazın.Web sitemde özel bir kategori açıp adınız,soyadınızla yayınlayayım.İleride yetkililere de ulaştırabilirim.Dolayısıyla hepimizin çorbada tuzu bulunur ne dersiniz?

4/5/2009 • Kategori : NASIL BİR SİNOP GÖRMEK İSTERSİNİZ?
Eveeet; hani size diyordumya blogumda değişiklikler yapacağım diye,artık bir şeyler yapmanın zamanı geldi sanıyorum.Sizlerden önerilerde istemiştim.İşte bu önerilerden biri Sayın Levent Bektaş’tan geldi.Fikir benimde çok hoşuma gitti.ve sizlerle paylaşayım dedim.
NASIL BİR SİNOP GÖRMEK İSTERSİNİZ?
.
.

Yazan:levent bektaş | Tarih: 2009-05-05 14:09:49
Konu: nasıl bir Sinop?

Nilgün hanım,
Madem “nasıl bir Sinop istersiniz?” fikrini size sundum..ilk yorum yazan,öneri sunan da ben olmak istedim.İşte birkaç öneri;
1.Sinop”u tepeden gören bir yerde,muhtemelen Seyit Bilal Üstünde,etrafı ve üstü camla kapatılmış güzel bir teras ,tesis yapılarak turistlerin hizmetine sunulabilir.Bu tesisin bir bölümü kafe,bir bölümü lokanta,bir bölümü hediyelik eşya dükkanı olabilir..Yanına tur otobüsleri için güzel bir otopark yapılabilir..
2.Karakum”dan adaya çıkan yol,perişan vaziyette..bu yolun asfaltı yenilenerek(yama değil,yeniden ve geniş bir yol..bu arada Almanlar demiş ki, “biz asfaltı icat ettik,Türkler de yama yapmayı..)bu yolun deniz tarafı değil,giderken sol yanına kır kahveleri,kır lokantaları yapılabilir..Tabii öncelikle yol yeniden yapılmalı,yol kenarları çok iyi aydınlatılmalıdır..Geceleri, Gerze”den bile ışıkların bir kolye gibi ışıl ışıl görülebilmesi sağlanmalıdır.
3.İstanbul deniz işletmeleri ile irtibata geçilerek yaz aylarında, 2-3 deniz hatları gemisi,ya da deniz otobüsü kiralanmalı,Sinop-Gerze ve Sinop-Ayancık-Türkeli hattında seferler başlatılmalıdır.(Deniz otobüslerinin başkan yardımcısı hemşehrimiz ufuk Tuğcu idi..hala orada mı?Bilmiyorum..
4.Sinop’un bir emekli kenti olduğu düşüncesi doğrudur.Çoğu genç olan bu emekliler, yaşantı olarak emekli edilmeyip iyi bir örgütlenmeyle biraraya gelmeleri sağlanmalıdır.Yaşlılar evi”nin adı “emekliler evi” olarak değiştirilmelidir.aralarında mimar-mühendis-hukukçu gibi mesleklerden emekli olanların,sinop”a yönelik katkıları sağlanmalıdır.Örneğin sağlık gerekçesiyle evinden çıkamayan,faturasını bile ödeyemeyen emekliler için bu komitece çözüm üretilmeli,belediyece bu komitelere tam destek sağlanmalıdır.
5.Bugün bırakın başka kentleri, Sinop”un ilçelerini bile görmemiş insanlarımız için Belediye öncülük etmeli,her hafta sonu bir toplu taşıma aracıyla ilçelerin gezilmesi,görülmesi sağlanmalıdır.
6.Daha önce Valilikçe kurulan ve bence pasif durumda bulunan Sinop Vakfı yerine aktif bir Sinop vakfı kurularak bu vakfın Sinop konusunda proje üretmesi için öncelik etmesi sağlanmalıdır.
7.Yasal olarak Belediye meclislerine öneri sunmak için kurulan kent konseyine,Belediye başkanı tarafından Sinop sevdalısı insanlar atanmalı,bu konseyin çalışmaları desteklenmelidir.
8.Tarihi Sinop Cezaevi,Sinop belediye başkanlığına devredilmeli ve bu cezaevi,mumyalarla aslına uygun hale getirilerek ziyaretçilere açılmalıdır.Örneğin; Sebahattin Ali”nin “aldırma gönül”ü yazdığı koğuşa,masa başında çalışırken görülen mumyası yerleştirilmelidir.volta atan mahkum mumyaları,”2.ci koğuştan filanca..ziyaretçiniz var..” gibi anonslar,ses-ışık sistemleri… ayrıca içeriye olkanta-kafe,satış reyonları vs. tarihi doku bozulmadan yerleştirilmelidir.
Önerilerim şimdilik bu kadar..sonra yine yazabilirim..Teşekkür ve saygılarımla..
Levent Bektaş