Değerli okuyucularım.

Sizlere en son tanıttığım ’ Orada Herkes Ölüyor. Komutanların Yazgısı ‘isimli kitaptı. Çanakkale Savaşını anlatan masal tadında güzel bir romandı okuduğum. Hatta sizlere, kitabın devamı olduğunu ve umarım kütüphanede bulup, alır okurum demiştim. Ve kitabı okumanızı tavsiye etmiştim. İşte sizin gibi benim bu yazımı okuyan, romanımızın yazarı Sayın Leyla Yıldırım bana ulaşarak teşekkürlerini dile getirdi. Ben de bu güzel romanın yazarını sizlere tanıtmak istedim. Ve kendisiyle yaptığım röportajı sizlerle paylaşıyorum.

  1. Leyla Yıldırım Kimdir?

1979 Ankara doğumluyum. Çocukluğum İzmir’de okul hayatım ise Ankara’da geçti. Şu an Uluslararası İlişkilerde Yüksek Lisans yapıyorum. Bitmeyen bir öğrencilik hali bendeki… Zaman zaman bunun sonu var mı diye düşünüyor, öğrenmenin tek yolu olduğuna karar veriyorum. Sonuna kadar giderek.

    2.Roman yazmaya nasıl karar verdiniz?

Romanların hayatıma girişiyle birlikte şekillenen ve büyüyen artıp çoğalan biriyim ve aslında ben roman yazmaya karar vermedim roman benim onu yazmama karar verdi. Çünkü romanların yazarlarını bulduğuna inanıyorum.

Ama yolum nasıl Çanakkale’ye düştü derseniz, sebebi annemle ettiğim bir sohbettir. Avustralya ve Türkiye’nin ortak noktasını sorduğumda aldığım Çanakkale Savaşı cevabıdır.

3.  İlk kitabınızı ne zaman yazdınız? 

18 yaşımda yazdım. Hiç basılmayacak olan bir romandı. Ve sadece Umut adında… Kendime yazdığım ve bende kalan, kalacak olan…

4.  Aileniz destekledi mi?

Simyacı der ki; Bir şey olacaksa tüm evren işbirliği yapar ve ben de eklerim ki bu işbirliğine biz faniler kader deriz. Sadece ailem değil tüm evrenin desteğini her an hissettim.

5.   Savaş kitabı yazmak nereden aklınıza geldi? Sanıyorum Türkiye’de savaş kitabı yazan ilk bayansınız?

Çanakkale Savaşı ile birebir hareket eden bir başka kurgu romanı Türkiye’de değil dünyada bildiğim kadarıyla yok. Dediğim gibi anneme sorduğum sorunun cevabı yolumu Çanakkale’ye düşürdü ve o andan sonra hayat benim için bir daha eskisi gibi olmadı.

6. Kitap yazmaya başlamadan önce, ne gibi hazırlıklar yaparsınız?

Kurguya göre gerekli gördüğüm yayınları okurum. Mesela Komutanların Yazgısı’nı yazmadan önce üç yıla yakın araştırma yaptım. Aşk İki Yüzlüdür’ün disiplini farklıydı onda araştırma yapmaktan çok duyguların üzerinde hareket ettim. Şu an bitirmek üzere olduğum Kırık Kalpler Oteli bir polisiye romandı ve ciddi bir araştırma sürecinden geçmem gerekti.

Kısacası bol bol okuyorum…

7. Kitabı bitirdiğinizde neler hissedersiniz? Bitirdiğinizde ilk kime okutursunuz?

Kitap bittiğinde ki bu duyguyu üç kez yaşadım henüz, hep sabahın ilk saatleriydi ve herkes uyuyordu. Kimseye söylemeden tek başıma yaşadığım tarifsiz bir bitirmenin haklı keyfiydi.

Kitap bitmeden okumalar başlıyor, belli bir grup var; denek okurlarım dediğim onlara okutuyorum ilk önce… Ve yayıncım her bölümü ilk okuyan oluyor…

8.Bir kitap doğarken, ne gibi aşamalardan geçiyor?

Bunun her yazar için faklı bir süreç olduğunu düşünüyorum. Bende olan ilk şey isim… Önce isim geliyor aklıma ve ben o isimle birlikte deme geçiyorum. Süresini bilmediğim karanlık bir dönem. Sonra yavaş yavaş aydınlanmaya başlıyor, neyin ne olduğu kısmı beliriyor.

Komutanların Yazgısı ve Aşk İki Yüzlüdür önce kurgusunu yaptığım ardından yazdığım romanlardı, Kırık Kalpler Oteli yazarken kurgusu yapılan bir roman oldu. Taban tabana ters yollar izledim. Her iki çalışma şeklinde de tecrübe kazanmak adına.

9. En verimli olduğunuz saatler ne zamandır?

Gece… Herkes uyurken çalışmak, dünyanın hayattan elini eteğini çektiği zamanları kullanmak çok keyifli…

10. İlk kitabınızı okudum. Romanı bitirmemişsiniz, şimdi devamını merak ediyor ve okumak istiyorum. Neden 2 bölüm yaptınız, ilkin de bitirmediniz?

Tek roman olsaydı hayli kalın bir kitap olacaktı ve insanları sayfa sayısı ürkütecekti. Tamamen bunu düşünerek ikiye böldüm. Ama İngilizce çevirisi tek kitap olacak.

11. Git! Ama Sakın Sen Ölme 2.Kitabınızda bu. İlkini bitirdikten hemen sonramı yazdınız? Bu kitapları ne kadar sürede bitirdiniz?

Peş peşe yazdım. Okuduğunuzda göreceksiniz iki kitap birbirlerinden sadece virgülle ayrılıyor. Toplam çalışma sürem beş yılı aşkındır, iki kitabın yazımı üç yıla yakın bir süredir.

12. ‘bir çift yüreğin hüzünle ettikleri gece dansı.’… Aşk İki Yüzlüdür kitabınızdan bir alıntı. Bu 3. Kitabınız mı?

Evet, yazdığım üçüncü basılan ikinci kitabım. Yazı sırasına riayet ederek basmadım kitaplarımı…

13. Sırada ne gibi projeleriniz var?

Kırık Kalpler Oteli’nin son bölümündeyim. Hemen ardından şu an alt yapı çalışmalarına başladığım Nehar Baybora gelecek.

 14.Nehar Baybora romanınızın adı mı? Kaç romanınız basıldı şimdiye kadar? Sırasıyla isimleri neler?

          Hazırlıklarına başladığım beşinci romanım. İlk kitap Aşk İki Yüzlüdür ardından,  Komutanların Yazgısı ve yeni yılın ilk aylarına kitapçılarda olacak olan Kırık Kalpler Oteli…

 15.Yabancı dile çevrilen kitaplarınız var mı?

Komutanların Yazgısı… Şu an çalışmalar sürüyor…

16. Kitap yazmayı düşünen okuyucularımıza neler önerirsiniz?

Yazmak işi sabır işi, inancını diri tutmayı her daim başarmak işi… Bu ikisini akıllarında tutarak ve bol bol okuyarak, hayal gücünün sınırlarını zorlayarak bunu hayat disiplini haline getirerek işe başlamalarını tavsiye ederim.

17. Genç bir yazarımızsınız. Biraz da özel zevklerinizden bahsedelim. Nasıl geçer sizin gibi genç bir yazarın günü?

Yazıyla geçer çoğunlukla ama eğer yazmadığım bir dönemdeysem okuldayımdır. Eğer o da yoksa seyahatteyimdir. Sürekli bir yerde durmak bana göre değil. Ait olamayan, bir yerlere bağlanamayan bir yapım var.

18.Özel zevkleriniz nelerdir?

İyi bir Tiyatro izleyicisi ve iyi bir müzik dinleyicisiyimdir. Bu ikisi hayatımın olmazsa olmazlarındandır.

 19. Seyahati sever misiniz?

Yeni yerler görmek… Bu bende ciddi bir tutku halinde… Birkaç ay geçmişse ve ben hala aynı kentteysem içimdeki gitmeler ayaklanıverir…

20.Yurt içi ve yurt dışı seyahatlerinizde en çok nereleri beğendiniz?

Fransa ve İspanya’yı çok sevdim. Özellikle Barselona bana İstanbul’u anımsattı… Türkiye’de tabiî ki İstanbul… Orada büyüdüğüm için sanırım, İzmir’in yeri başkadır bende…

21.Spor yapar mısınız?

Yüzerim. Yıllar önce yüzme hocalığı yapmıştım. Okul zamanlarında Basketbol oynamıştır. Bir de Tekwando da mavi kuşağım var. Her zaman sporla aram iyi olmuştur. Şu an ki formumu buna borçluyum.

22. Boş vakitlerinizi nasıl değerlendirirsiniz? Var ise tabii?)))

Okuyarak… Çok uyuyan biri değilim. Uyanık olduğum ve işlerden fırsat bulduğum zamanlarda işim haricinde okuduğum romanlara gömülmek benim için ayrı bir zevktir.

23. En sevdiğiniz yazarlar kimlerdir?

İsim isim sayarsak liste uzar gider. Okumaktan keyif aldığım yazarları yakın takipteyimdir.

24.Etkilendiğiniz bir yazar var mı?

Ne yazacağıma karar vermemi sağlayan Kürşat Başar’ın bir romanıydı. Etkilenmek tanımlamasına bunu sokarsak sanırım Kürşat Başar…

25. Sinemaya gider misiniz?

Fırsat buldukça…

26. Son zamanlarda izleyip de sevdiğiniz film hangisi?

Dün izledim… Yaşam Kodu ve kesinlikle etkileyici buldum.

27. Güzel yazmada en büyük etken nedir sizce?

Tercihlerdir çünkü tercihlerimiz bizi belirler ve yazı bu belirleyicinin dışa vurumudur.

28.Kitaplarınızdan almak isteyenler, eğer kitapçılarda bulamazlarsa, nereden tedarik edebilirler?

İnternetten bulmaları daha kolay

29. Şimdi de size 10 kelime… Okuduğunuzda, ilk aklınıza gelenleri yazar mısınız?

KİTAP: HAYATIMIN MERKEZİ

SEVGİLİ: YAZMAK

DENİZ: HUZUR BULDUĞUM MAVİ

AŞK: VAR MI?

MEMLEKET: YAŞADIĞIMIZ DÖNEMDE CİDDİ BİR MESELE

PETER: DOST

GELİBOLU: (BİRGÜN SAHİP OLURSAM) OĞLUMUN ADI

FUTBOL: BANA UZAK…

GÜL: YOL ARKADAŞIM

İNTERNET: HAYATIMDA OLMAZSA OLMAZIM…