Bildiniz değil mi bugün nereye gittiğimizi?)))Evet ,biz bugün liseden arkadaşlarımla Ayancık’a gittik. Hava güzelken artık buluşmalarımızı komşu ilçelerimizde de gerçekleştirelim dedik. Sinop dar geldi yani.)))
Daha önce Erfelek Şelalelerine(Tatlıca Şelaleleri), sonra Gerze ve bugün de Ayancık’taydık.
Ayancık minibüsleri, terminalinden kalkıyormuş, saat 12.00 de kine yetiştik. 50 dakika sürdü yolumuz. Sonra nerede iyi bir öğle yemeği yiyebiliriz diye sorduğumuzda ,yolculardan birkaçı Mola Restorana gidin dedi.
Mola Restorant Ayancık’ın girişinde, tepede ağaçların arasında güzel bir mekan. Eskiden bu bina kiliseymiş. Daha sonra yangın gözetleme yeri olmuş,şimdide restorant.
Elif, güzel yemeklerini bize saydı, bizde saçta kavurma ve karışık ızgara istedik ortaya.Ayancığı tepeden izlerken , afiyetle yemeğimizi yedik. Elif ve Emine, elinden gelen hizmeti gösterdiler bize.Teşekkür ederim kendilerine.
Yemek sonrası içtiğimiz keyif çaylarından sonra, Ayancığa yürüdük. Havada bir sıcak bir sıcak ki,yazdan kalma bir gündü.
Öğretmen Evine gittik, sodalarımızıda orada içtik, ama sıcaktan fazla oturamadık, hem de biraz daha Ayancığı gezelim istedik. Daha önce de birkaç kez gitmiştim ama, Akgöl ve İnaltı Mağarası’na gittiğimiz için çok az kalmıştık Ayancık’ta.
Küçük bir ilçe.Dağların eteğine kurulmuş.Caddeleri Sinop’a göre çok geniş, fazla araba da yoktu, yolların temizliği dikkatimizi çekti. Yeni yapılan binaların mimarisi de çok farklı geldi bana. Hele bir bina gördük, her tarafı camdı. Allah kolaylık versin oturanlara ,o kadar camı nasıl temizlerler merak ettim.
Sonra önceden cezaevi olan virane bir yapı vardı. Yine eskiden kalma bir ev dikkatimi çeken yapılar arasındaydı. Sahil de gördüğümüz rengarenk küçük evler, birden Danimarka’daki nehrin kenarında gördüğümüz evleri anımsattı bize.
Parklar pırıl pırıl,fakat oturan yoktu, daha çok insanlar otel önlerinde bulunan masalarda oturuyorlardı.Gerze ve Ayancık parklarındaki çardaklar çok hoşuma gitti.
Saat 16.30 daki minibüsle döndük Sinop’a. Son minibüste saat 17.30 da kalkıyor bilgilerinize.
Yol çok virajlı, gelirken en öne oturduk arkadaşımla,ormanın içinde ilerleyen yolda,bazen yemyeşil ağaçların arasından geçerek, bazende bir tarafda çırpınan Karadeniz’i, diğer tarafta yemyeşil ağaçları izleyerek geldik Sinop’a.
Bir ara etrafın çorak olduğu Ankara yolunu düşündük, sonrada güzelim ağaçların çevreyi şenlendirdiği bu yolu..
Ağaçlarımızı korumanın önemi bir kez daha iyi düşünmemiz lazım. O kadar çok oksijen almışım ki, gelirken bir ara uyuya kalmışım.)))
Şimdi de ben sizlere iyi geceler diliyorum.Hepinize keyifli pazarlar.
Şehrine ve arkadaşlarına enerji veriyorsunseni kutluyorum. sevgiler.
Teşekkürler , hep beraber el ele yapıyoruz bu işi. Katkınız inkar edilemez. Sevgiler.