NİLGÜN'ÜN GÜNLÜĞÜ – SİNOP AŞIĞI Ailesinden hayatta kalan kimse olmadigi için bakicı bir kadın tarafından yetiştirilen bir genç oldukça zorlu geçen bir çocukluk.
Bu dönemin belki de tek güzel hatırası, onunla ayni şekilde o eve yerleştirilmis olan Maisie ilerleyen yillarda derin ve güçlü bir aşka dönüşecek olan arkadaşlığı.
Bir kader ortaklığı.
Hayatın ona farklı çizdiği farklı yollar.
Resim yeteneğini geliştirmek için gittiği Sudan’da savaşın ortasında kalışı ona çok değerli bir dostun yanı sıra yaptığı savaş resimleriyle de büyük başarı kazandırır.
Fakat hayat, her zamanki gibi, hep aydınlık değildir. Hele çöken karanlık, bir ressam için en değerli varlık olan gözlerini elinden alıyorsa.
Kör bir ressam hayatini nasil devam ettirir? Ya sevgili Maisie? O bu hikayenin neresindedir? Nasil bir sürprizle karşımıza çıkacak ve bizi nasil hiç beklemediğimiz sonlara doğru gotürecektir?
Diye yazıyor kitabın arkasında.320 sayfa. Altınpost yayınları.
Bu kitapa beni en çok bağlayan Dick’in ressam oluşuydu.Eee ne de olsa bende resim yaptığım için ilgiyle okudum kitabı. Ve beğendim. Önceleri Maisie’yle olan ilişkisi, sonrasında gözlerinin kör olması daha da ilgimi artırdı kitaba.
Sonu mutlu bitseydi, ben de mutlu olacaktım. Ama hayat …..Kimine kavun yediriyor, kimi ne kebap…
