Bugün havuza girmedik. Çok enteresan burada mayolarımız çabuk kurumuyor. Planımızda bugün kaplıca olduğu için, ıslansın istemedik.
Saat 11.00 de kahvaltımızı yaptıktan sonra Kadir ve eşi Dian bizi aldılar doğruca Kintamani Kasabasına gittik. Yol 2 saate yakın sürdü. Yemyeşil muz ağaçlarının arasında devam eden yolculuğumuzu, ara ara pirinç tarlalarının görüntüleriyle yer değiştirerek, devam ettik. Yolda envai meyve satılıyordu. Bir çoğunu da bu arada denedik. Salak bali, duryan, portakal, mandalin,çilek, envai çeşit muzlarını yedik.
Batur Yanardağı’nın karşısına geldiğimizde etrafımızı seyyar satıcılar sardı. Öyle bir sardılar ki, bir ara baktım,yüzleriyle yüzlerimdeki mesafe 15 santim kadar, en az 7-8 kişi..Bir an korktum inanın. Çekilin önümden manzara fotoğrafı çekeceğim diyorum, ama hiç oralı olmadılar elimle itmek zorunda kaldım. Ellerindeki bir şeye bakmaya gelmiyor, hemen sana yapışıyorlar. Yanlışlıkla ağaç oyması bir hediyelik sormuştum 60 dolar dedi. Çok pahallı dedim. Sen kaç verirsin dedi. 10 dolar dedim. Ve inanır mısınız etrafımda dolaşarak 10 dolara düştü, sonra ben almaktan vazgeçtim. Çok büyüktü birde bunları Türkiye’ye götürmesi dert olacaktı.
Köyden bir rehberle anlaşıp, epey bir yokuş inerek, kıyıya indik. Yol çok dik ve dar olduğundan önümüzdeki motorlu çocuk bize ara ara yol gösterdi. Sahile indiğimizde şoke oldum. Kıyıda pis sular da çocuklar ve yine eline sabun almış bir adam yıkanıyordu. Bunun yanın da yaşlı bir kadın eline aldığı sabunla göl suyunda çamaşır yıkıyordu. Çocuklar 10-12 yaşları arasındaydılar, çırılçıplak yıkanıyorlardı.
Kuburan Terunyan Köyü Bali paylaşan: ncabaci
Çok çok fakir bir köydü ve sular altındaydı.
Bize Kuburan Terunyan’a giderken can yelekleri dağıttılar ve sonra da, 2 yerli adamın kürek çektiği teknelere bindik.
Sahile çok yakın gittik. Bu arada göl yemyeşildi. Bazı yerliler balık tutuyordu. İstikametimiz, köyde ölenlerin gömülmediği sadece üzerlerinin örtülüp, bırakıldığı yeri görmekti.
Oraya indiğimizde önce bizden bağış yapmamızı istediler, sonra da içeri girdik. O kadar küçük bir yerdi ki ve buna rağmen birçok turist vardı.
Çıtalardan yaptıkları kafes gibi yere ölüleri bırakmışlar, üstlerini örtmüşler, gözlerinin üstüne beyaz bir bez koymuşlardı. 3 tane yeni ölü vardı. Biri resmen gülüyordu. Yanlarına sevdikleri eşyaları da bırakmışlardı. Bozuk para , şemsiye, yemek kapları vardı.Burada tamamen etleri çürüyüp, sadece kemikleri kaldığında kafa taslarını alıp diziyorlarmış. Enteresandır hiç koku yoktu.
Kuburan Terunyan Köyü Bali paylaşan: ncabaci
Tekrar aynı yerden Kintamani Kasabasına geldik ve oradan da, Batur Natural Hot Spring ‘e (Kaplıca) gittik.
Büyüklü küçüklü birçok havuz vardı. Bazı havuzlar daha sıcaktı. Çok yüksek den akan sıcak su masaj etkisi yapıyordu insana.
Havuz çıkışı bize karpuz suyu, Hollanda patlıcanı suyu ikram ettiler.
Gezdik, gördük,yüzdük….Sırada akşam yemeği vardı. Ve Kadir, Ubud’un en güzel ördek pişiren resturantına gitmeyi teklif etti, memnuniyetle kabul ettik.
Bebek Tepi Sawah Resturant, çok çok geniş alana kurulmuş, turistlerin çok tercih ettiği, lüks bir resturandı.
Güzel bir yere oturup yemeklerimizi ve içkilerimizi sipariş ettik. Gelen kızarmış ördek alışılmışın dışında bir tattı bizim için. Çok fazla kızartıyorlar, ama yakmıyorlar, ana kemikleri hariç, ince kemikleri de çıtır çıtır yiyorsunuz. Lezizdi.
Yemek sonrası, girişte Bali Dansı gösterisi yapılacaktı, bizde içkilerimiz alıp öndeki masalara geçtik. Ve önce müzik yapan grup yerlerini aldı, ardından da peş peşe dansçı kızlar gösteri sundular. Dansçı kızlar bizi de dansa kaldırdılar. Çok güzel bir gece geçirdik.
bebek tali resturanda dans paylaşan: ncabaci
Nılgunun Bali dansı paylaşan: ncabaci
Sabri’nin Dansı paylaşan: ncabaci
Gece odamıza geldiğimizde de buzdolabımızda bulunan bütün meyve çeşitlerini çıkarıp hepsinden tattık.))
Özellikle duryan, kokusu felaketti, biraz yedim, arkadaşlarım sadece bir çimdik aldılar. Kokusundan yiyemediler. Ben meyvenin yarısına yakınını bitirdim.))Görünüşü beyin gibi, tadı da erimiş, birazda tatsız dondurma gibiydi.
Bu arada portakalları bizimkine göre çok büyük, daha mayhoş, madalinaları, kokulu ve çekirdekli, salak bali güzeldi, çilekleri tatlı.Birde bizim narın daha mayhoşu, yeşili ve jöle gibi olan bir meyveleri daha vardı, onu da ben yedim,bizimkiler sevmedi..)))
İşte bir gün daha sona erdi. Haydi iyi geceler.