Hepinize iyi günler.. Yoğun geçen günlerin ardından sizlere merhaba demek çok güzel. Özledim inanınki siz sevgili okuyucularımı.. Nasıl bir şey bu biliyor musunuz, benim yazmam sizlerle konuşmam gibi. Yazmayınca konuşmuyorum, sizleri göremiyorum gibi geliyor bana ve dolayısıyla sizleri özlüyorum.
Anlatacak o kadar çok haberim var ki sizlere. Hepsi güzel mutlu haberler. Çok samimi arkadaşımın oğlu evlendi.
Önce kına gecesi yaptık. Tabi ondan öncede birçok hazırlık. Pekte hoşuma gitti, kına gecesine hazırlanmak. Aman aman neler çıkmış neler. Saçlarımıza kırmızı taçlar yaptık, bileklere kına bileklikleri, ellere kınadan sonra takılması için güller, kırmızı tefler, bellere zilli kumaşlar, ellerde ziller, kına poşetinin içine kuruyemişler, süslenmiş aynalar, çımbızlar, törpüler, ojeler. Uğurlu mavi boncuklu paralar, minik şişelerin içine konmuş maket gemiler…Ayyy daha neler neler… Çok şey değişmiş, ilaveler yapılmış ben görmeyeli))İleride daha neler ilave edilir bilemem.)))
Tabi bu arada gecede ikram edilmek üzere birçok yiyecekler, punchlar, meşrubatlar. Dilek balonları bile vardı.
Kınayı teknede kutladık. 40 kişilik bir tekne tutmuşlardı, hepimiz saat 20.00 de bindik tekneye, beylerde ayrı bir tekne tutmuşlar, birde canlı saz heyeti. Onlar bizden önce çıktı yola, bizde peşlerinden… Sakin bir koyda demirledik. Biz bilgisayar müziği ile, onlar canlı müzikle coştular. Ara ara yaklaştılar bizim tekneye selamlaştık onlarla, müziklerine eşlik ettik. Gelinimiz maşallah çok güzel oynuyor, aynı Türk gibi. Yabancı gelin aldığımız için böyle yazdım. Maşallah dünya güzeli, boy pors, güzellik hepsi yerinde. Allah nazarlardan korusun, bir ömür boyu mutlu olsunlar.
Gelinimize kırmızı kaftan giydirdik, minik yeğeni de kaftan giyip eşlik etti halasına. Yüksek yüksek tepelere ev kurmasınlar diye türkülerimizi söyledik, elini açmadı kınada altınını koydu kayın validesi, sonra kınalar yakıldı. Ben de yaktım, hem de iki avucuma birden. Sonra Victoria içi şeker ve para dolu bir testiyi eline alıp oynayarak dans etti ve sonra da yere hızla atarak kırdı, bolluk bereket için. Daha sonra erkeklerin teknesinden çiçeği burnunda damat gelip, gelinle oynadı. Ve oyunları bitince gelinin iki elini nazikçe öpüp teşekkür etmesinden şahsen ben çok etkilendim. Aferin oğlumuza, ömür boyu böyle saygı ve sevgileri devam etsin inşallah.
Gece boyunca dans edip oynadık. 23.15de karaya çıktık, bu defada Atatürk Anıtının önünde gençlerden ve hatta bazıları küçük sayılabilecek yaşta (9-10 gibi) bando takımı vardı. Amasya’nın bir ilçesinin belediye bando takımını oluşturmuş bu gençler, onlar çaldı biz alkışladık, oynadık. Çok tebrik ettik onları, çünkü çok güzel çalıyorlardı.
Saat 24.00 gibi eve geldiğimizde, artık yorgunluktan mecalimiz kalmamıştı. Ama böyle hep tatlı yorgunluklarımız olsun. Her günümüz neşe içinde ve huzurla geçsin inşallah.
Devamında, dün akşamda düğün vardı. Onu da daha sonra anlatacağım. Bu arada bugün(11 eylül )doğum günüm. İlk kutlamamı biraz önce yaptık, bakalım devamı nasıl geçecek size anlatırım. Hepinize sevgiler. Ve şimdiden iyi bayramlar.
Düğünü bir sonraki yazımda anlatacağım:)))