Ziya Azazi..Atölye çalışmaları

19 Ağustos olmuş bile.10 gün sonra eylül ayı başlıyor.Önceden 15 Temmuz-15 Ağustos arası Sinop’un yazı, 15 inden sonra denize girilmez derdik.Şimdi bu sıcaklıkla kasıma kadar girebilirmiyiz diye düşünüyoruz. Gerçi benim birkaç arkadaşım ve bunlardan biri de web sitemdeki köşe yazarı arkadaşım Hatice Hanım,geçen sene 8 kasımda, denize giriyorlardı.Uzmanlar uyardı şöyle yapın,böyle yapin yakinda doğanın dengesi değişiyor dedikçe,bizler umursamadık.Amaaan boşver dedik, bize birşey olmaz,kötü kullandık dünyamızı,sonuçtada gördüğünüz gibi…Kim bilir daha neler olacak..Türkiye sıcak,Rusya yanıyor,Pakistan’ı sel götürüyor,Biz böyle hoyratça kullandıkça daha neler gelecek başımıza bakalım.((((
GÜNAYDIN…
Başta ki açılış konuşmam gibi oldu, yemek saatimize denk geldiginden, haberleri izleyemiyorum televizyonda ama,gazeteleri takip etmeye çalışıyorum.Bu sabahta sivrisinekten uyuyamayınca, gazete okuyarak güne başlamak istedim.Eee gazete okuyarak güne başalarsan, tabii hayatın gerçekleriyle yüz yüze olacağın içinde pek iyi başlamazsın.

Trafik kazasında ölenler, tecavüze kalkışıp öldürenler,Diyarbakır’da,çocuk doğuran yüzlerce 12-17 yaşları arasındaki kız çoçukları,senin boyun kaç,soyun ne lafları,evetçiler ,hayırçılar….Ve daha neler neler..Moralin mi bozulsun istiyorsun hemen al bir ciddi gazete eline gerisi gelir nasıl olsa..Ama biraz magazin okuyayım dersende kimin kimle öpüştüğünü,HülYAĞ’lıBodrum günlerini okuyabilirsin))) Ne ise yaa..Ben yazıma bakayım,ne okumak isterseniz onu okursunuz,yeter ki okuyun..

Dün sıcaktan çok bunalmış arkadaşımı kıramayıp ilk kez Garden Glass’a yüzmeye gittik.Allah biliyorya çok şehir içi diye gitmemiştim şimdiye dek.Dün ramazanında oluşundan sanırım kimsecikler yoktu.Uzandık şezlonglara,şemsiyenin altıda çok güzeldi..Daha doğrusu çok sıcak olduğundan, denizde durduğumuzdan çok karada durmadık.Epeyde yüzdük.Duşu var , soyunma kabini var.İyiyi di ,tek görünen eksikliği kimsenin ilgilenmeyişi oldu.Ya gündüz kimse gelmez diye garsonlarına izin verdiler, tek garsonda bahçedeki müşterilerle ilgilendi.Evet ben oruçluydum ama ,şemsiyemin yerini değiştirmekte zorlandım mesela.Bir sürede ayakta garson görüp yardım isterim diyede bekledim.((Ne ise aslında bunun gibi sorunlar şehrimizde malesef çok.Bu birşey değil daha neler geldi başımıza..Mesela isim vermeden söyleyeyim,Bir restuarantta yemeğe gittik,ki iyi resturantlar arasındadır,garson resmen omzuma dayanarak karşıda oturan eşime ve kayınpederime servis yapmıştı,ki hemde etrafları boşken.Ben iki büklüm eğilmek zorunda kalmıştım.Allah Allah,ben niye ses çıkarmamışım ki?????Yine çok iyi bir yere gittik,pizza yiyeceğiz,3pizza ,3 ayran istedik,2 ayran geldi,dedik eksik geldi,kalmadı elimizde dedi.Hayreti şayan birşey çevresi market dolu ,hemen alabilirler ama kalmadı diyorlar(((Ben burada da sesiz kaldım…Hayret…Yeni açılan güzel görünümlü bir yere gittik,çaylarımızı içtik,pastalarımızı yedik,garson kız geldi,belim çok ağrıyor bardakları bana uzatsanıza dedi))))EEe hastalık ne yaparsın.Ama söyleyiş tarzı önemli tabii.Yine başka Sinop’un çok meşhur resturanına gittik,12 kişi filanız,garson sipariş alıyor,bir ara adam yaa hadi sizimi bekleyeceğim,çabuk karar verin diye bağırdı, sonra tartışma çıktı ve birdaha gitmedik..Offf offf güne gazete haberleriyle başlarsan işte sende böyle olumsuzluklarla devam edersin.Bir gece de Antik Otel’de yemekteyiz aman Allah bir garson var çocuk hazır asker,buz diyorsun  anında,su diyorsun anında,güler yüz,servis mükemmelliği,herşey onda ..Dayanamadım, siz işinizi ne kadar güzel yapıyorsunuz dedim.Ben Turizim Meslek lisesi son sınıf öğrencisiyim dedi.Haa dedim şimdi oldu,işinin ehli olunca insan, müşteride mutlu oluyor.

Dün denizden sonra programım değişti,güya eve gelip akşam için yapmayı düşündüğüm yemekleri pisirecektim,ama kayınpederin canı ,balık tutumak isteyince,ben dükkanı bekledim,onlar balığa çıktılar,saat 19.00da geldiklerinde elleri boştu.Ben de o saatten sonra yemekleri yetiştiremeyeceğim için hazır yedik.

Akşam yürüyüşümüzü yaptık ve saat 23.00de Barış Manço Parkın da başlayan Sinopale etkinlerinden ,ZİYA AZAZİ’nin atöyle çalışmasını izledik.Çok güzeldi,nasıl konsantre olup dans ediyor,dönüyor,o hareketler bir semazen gösterisi gibiydi.Ziya Azazi kendinden gecmis, husu icinde dans edisi, ruhunun derinliklerindeki birseyleri disa vurusu, yaptigi dansta kendini gosteriyordu. Siziniçin videoya çektim .

Ilk 2 dakikadan sonra gosteri basliyor.
İşte böyle..Bu akşam yine başka bir gösteri var,saat 22.00de cezaevinde olacakmış.Kısmetse gideceğim,çok değişik gösteriler ve bunları bize sunmak için dünyanın dört bir tarafından gelmiş sanatçılar var.Gündüz yapılan etkinliklere sıcaktan
katılamıyorum ama bari gece yapılanları kaçırmayalım değil mi?))
Çok uzattım yazımı yine çooook.Saat 12.00 oldu bile.Haydi kolay gelsin size..Akşama ne pişiriyorsunuz bakiiim))))
Ben dünkü menüyü yapacağım))))Afiyet olsuuuuuuuuuuun))))