Kocacığım İstersem Kölem Olursun….İnci Yeşilyurt..

Eminim başlığı gören bazı bayanlar, ahh ahh nerde o günler diye geçirmiştir aklından.))))Tabiki zor kendinize köle etmek.Hem neden köle edecekmişsiniz ki?

Ne siz onun kölesi olun ,ne de o sizin. Evlilik, için yazar  İnci Yeşilyurt, ‘Aynı yolda sırt sırta verip,birlikte yürüme başarısıdır.’diyor.

Eğer siz bu yolda birlikte huzur içinde yürüyebiliyorsanız ,başarmışsınız demektir. Kitabı okudum. Yine gerçek yaşamdan örnekler vermiş.Günümüzde çok rastladığımız olaylara, nasıl davranılması gerektiğini   göstermiş. Bazı konularda kadının gözünü açmasını sağlamış. Yine başvuranlar hep kadın. Demek ki toplumumuzda evliliği kurtarmak hep kadına düşüyor gibi bir imaj uyandırdı bende.Neden hep kadın???Sanıyorum yetişme tarzımızdan ailemizden ,çevremizden  etkilenmemizden kaynaklanıyor.

Kitapta yaşanan benzer olaylara bende rastladım çevremde. Şimdi düşünüyorumda gerçekten çokta aptalca davranan kadınlar var. Bazıları eşlerinin kimlikleri arkasına gizlenip havalara giriyorlar ve sonrada havalarını alıyorlar tabii.Çevremde yaşadım,sonuç ayrılıkla bitti.Eşlerin aldatması gibi bir şey söz konusu olduğunda pek fazla sonuç değişmiyor.Başka etkenlerde bunu tetikliyor tabii.

Günümüzde çoğu zaman deriz, Allah çirkin şansı versin diye,değil mi?Bu kitabı okuyana kadar kendi kendime, aa demek çirkinler daha şanslıymış derdim.Ama kitabı okuduktan sonra fikrim değişti.

Fiziksel güzelliği olanlar,ben güzelim kocam benden daha mı güzelini bulacak diye havaya giriyorlar. Veya ünlü biri  veya çok becerikli biri..v.s.

Ama kocanın aradığı bu değil,bir süre sonra sizin güzelliğiniz,sizin becerileriniz onu cezbetmiyor.Koca iletişim kurabileceği birini arıyor yanında. Sizin yaptığınız yemek,temizlik pekte fazla ilgilendirmiyor onu.İlginiz,iletişiminiz ilk başta gelen. Birde diyor nasılsanız öyle görünün. Mevlana’nın sözündeki gibi’Ya göründüğün gibi ol, ya olduğun gibi görün’.Bu çok önemli.

Nişanlıyken yada flört döneminizdeki tavrınız, kendinize bakışınız hiç değişmesin.Maddi imkanlarınızı zorlayarak kendinizi karşı tarafa farklı göstermeyin diyor, esas yanılgıda farklı görünmekten geçiyormuş..

Aaa ne oldu bana yaaav, nerdeyse kitabı anlatacağım.))))Yok öyle yağma, alıp siz de okuyacaksınız ki,ters giden birşeyler varsa evlilik yaşamınızda ve seviyorsanızda eşinizi bu hasta evliliği kurtarmak için çaba gösterin veya destek alın evlilik danışmanlarından.

Kitabın arkasına,bazı sanatçılar görüşlerini yazmışlar.Mesela Demet Akalın demiş ki, Kitap üstü bir kitap.Tebrikler İnci’ciğim. Acaba dedim, Demet Akalın, çalkantılı yaşantısında evlilik danışmanına baş vurdu mu?.Baş

vurduda,kurtarılmayacak evlilikler veya  arkadaşlıklarmı yaşadı hep. Veya reklamın iyisi kötüsü olmaz diye magazin basınında önemi çıkmak istedi? Nebileyim kafama takıldı işte……

Bu arada kitaptan bir kesit daha sunmak istiyorum size..

Yaşı kaç olursa sevmeli sevebilmeli insan.Yaş ilerler ama ,kalp hep aynı yaştadır.Aşık olmak,sevmek ve sevilmek ister.Toplumda orta yaşı geçen ve hatta yaşlanan insanların eşini kaybettikten sonra yeniden evlenmeye hakkı yokmuş gibi algılanır. Erkekler için değilse de kadınların çoğu için, bu beklenti içinde olanlara, şunu sormak lazım. Yaşlanınca kalp hissetmez mi?

Evliliği,gezelim ,eğlenelim,cinsellik yaşayalım diye olarak görenlerin yalnışını,hayatı gerçek anlamda yaşayarak göstermek gerekir.Yaşlandıkça kıyafetlerin bile rengini koyultarak toprağa yaklaştığını kabullenmek değil, canlı renkler taşıyarak,süslenerek hayata bağlılığı inadına inadına sürdürmek gerekir…..

Geçen hafta bu kitabın yazarı İnci Yeşilyurt,web sayfama konuğum olmuştu.Eğer söyleşimimizi okumadıysanız, neden bu linki tıklamıyorsunuz?

https://nilguncabaci.com/2011/03/inci-yesilyurt-evlilikiletisim-ve-imaj-uzmani/

Hepinize iyi günler diliyorum, sıcak Sinop’umun,  güler yüzlü insanlarından…..