NİLGÜN'ÜN GÜNLÜĞÜ – SİNOP AŞIĞI 
Merhaba sevgili Nilgün’ün Günlüğü okurları,
Sizlere daha önce hayvanlarla ilgili yazımı paylaşmıştım. Şu günlerde hayvan hakları onlara yapılan zulümler gündemdeyken, tekrar ele almak istedim.
Hayvanların çocuklarımızın gelişimine katkılarını saymakla bitiremeyiz. Ancak yine de ailelerin bu konuda duyarlı olmasını rica ediyorum. Hayvanlar çocuğunuzun gelişimini artıracak bir oyuncak değildir. Evcil bir hayvanın beslenme sorumluluğunu alamayacak bir çocuğa evcil hayvanı emanet edip, ona eziyet etmesine izin vermemeliyiz. Ya da Pet Shoplardan her hangi bir hayvan alıp, 2-3 hafta besleyip sonra iade ederek bu masum hayvanların psikolojisini bozmayın. Unutmamalıyız ki onlar çocuğumuzu eğlendirecek mutlu edecek bir oyuncak da değildir. Onların da bir canlı ve duyguları olduğunu unutmamalıyız. Bu konuda çok hassas olmanızı da rica etmeden geçemeyeceğim.
Şimdi gelişimiyle ilgili katkılarını kısa kısa özetlersek; çocuğun hayvanları sevmesi, sevgi görmesi, ilgilenmesi, bakımı için sorumluluk alması birçok gelişim alanını destekler. Tabii ki hayvanlarında duyguları olduğunu unutmadan onları sevgi dolu güvenli ortamda çocuğunuzun gelişimine katkıda bulunabilirsiniz.
Evcil hayvanın bakımı sorumluluğunu almak sorumluluk duygusunu geliştirir. Dil gelişiminde; çocuklar hayvanları hakkında konuşarak yaşıtlarıyla iletişim kurmasında yardımcı olur. Bu sohbetler yeni arkadaşlıklar kurmalarına katkı sağlar. Bu da kelime dağarcığını geliştirir. Fiziksel gelişiminde ise; çocuklar hayvanları taklit etmeyi severler. Onları taklit ederken atlarlar, zıplarlar. Bu da büyük ve küçük kaslarının gelişimine yardımcı olur.
Hayvanları seven çocuk arkadaşlarının ihtiyaçlarına, duygularına daha duyarlı olur. Gördüğünüz gibi hayvanlar çocukların tüm gelişim alanlarını desteklemektedir.
Hayvan sevgisinin terapi etkisi de vardır. Bazı hayvanlar psikolojik problemlerin çözümünde de oldukça faydalı olduğu görülmektedir. İçine kapanık çocuklar, evcil hayvanlarıyla iletişime geçerek onunla konuşur, dertleşir böylece gerçek dünya ile irtibatını kesmemiş olur. Ayrıca hiçbir hayvana dokunmamış sevmemiş çocuklar da hayvan fobisi de oluşmaktadır. Hayvan beslemek ve sorumluluğunu almak birçok yönden çocuğumuzun gelişimini desteklemektedir. Evde hayvan besleme şansınız yoksa en azından fırsat buldukça çocuğunuzun hayvanlara dokunması için fırsat yaratın. Burada en önemli olan şey çocuk sevmeyi öğrenecektir. Hayvanları sevmeyen bireyler insanları da sevmez. Bunun temeli de çocuklukta atılır.
Sevgi dolu günler diliyorum, sevgili Nilgün’ün Günlüğü okurları…
