Artık 3. kez asla gitmem…..

İyi akşamlar sevgili okurlarım…
Nasılsınız, nasıl geçti haftanın ilk günü sizin için…Yarında tatil, ondan sonrada, haftayı yarılıyorsunuz zaten, geliyor hafta sonu.))))Bitiriverdim sizin için o koca haftayı.))) Ama çok sevinmeyin, böyle böyle ömür geçiyor.Sağlıklı ve güzel geçsinde önemli olan o değil mi?
Sağlık değince bugün hastanedeydim yine. MR sonuçunu ve röntgenimi Ortopedist doktoru Akın Emir Bey’e göstermeye gittim.Çok şükür dizinde önemli birşey yok dedi ve ağrı kesici birkaç ilaç ve egzersiz verdi. Pilates yapıyorum dedim, çok iyi dedi.Topuğumda da ,topuk dikeni varmış. 3-4- Yıl önce topuğumun arkasında vardı, doktor tabanlık vermişti, ama geçmedi, bunun yerine başkası, aynı çivi çakar gibi o kısmı taşa vur (kapının eşiği gibi) günde 50-60 kere geçer dedi. Ben de bunu denedim. Gerçekten de geçti. Bugün ise tabanda olduğu çıktı ortaya. Doktor çok ağrırsa yürüyemeyecek gibi olursan gel iğne vuralım en az 6 ay ağrımaz dedi. Ben de daha önceki topuk dikeni mi vurarak giderdiğimi söyledim. Şaşırdı, acımadı mı dedi.Biraz acıdı ama , en nihayetinde geçti dedim. Güldü, iyi dedi. Ben kendi usulümce geçireceğim artık.Baktım vakit var, birde psikiyatriden sıra alayım dedim, internette görünmeyen sıra orada vardı. Gülgün Hanım diye bir bayandı gittiğim doktor. Neyin var dedi.
Devamlı resim yapmak istiyorum, sonra resmi bırakıyorum dikiş dikiyorum,sonra günlük filan derken, ben hiç dinlenmiyorum. Halbuki sadece birkaç saat keyfi resim yapmak istiyorum, çok fazla yapınca kolum tutuluyor, bu duruma gelmek istemiyorum dedim. Resim yaparken çok büyük keyif aldığımı da söyledim. Dedi ki, bunun için gelinmez ki psikiyatriye. Siz depresyonda filan değilsiniz, yaptığınız bu şey size keyif veriyorsa yapın, yalnız arada kafanızdan şunu geçirin, çok fazla resim yaptığımda kolum ağrıyor, biraz ara verip kitap okuyayım değin ve bırakın dedi.Bırakması zor geliyor dedim.)))Sonra bana nasıl resimler yapıyorsunuzdur kim bilir dedi. Görmek ister misiniz dedim?Tabii dedi. Ben de telefonumdan gösterdim.)))Resimlere baktı , oo siz profesyonelsiniz dedi.)))))Profesyonel değilim ama ,iyi yaptığımı söylüyorlar dedim.)))Yaptığım resimleri çok beğendi, devam edin yapmaya dedi.)))Demek ki artık ben çok çalışıyorum diye psikiyatriye gitmeyeceğim.)))
Bundan yıllar önce yeni emekli olmuştum. Sabahları 9-12.00 arası Gözde Fm Radyosunda spikerlik yapıyordum. Öğlen eve geliyor çocukları doyuruyor, evi temizliyor,yemek yapıyor ve doğruca Esnaf Sanatkarlar Odasına gidiyordum. O sene 2. başkandım odada. Sonra eve geliyor yemek telaşı ve ardından en az 2 saat öbür günkü radyo programımı hazırlıyor, çocukların dersleri derken yatıyor ve saat 3.00 de uyanıp ,o zamanlar yeni başladığım Açık Öğretim Fakültesi Halkla İlişkiler bölümünün derslerine ,sabah saat 5.00 e kadar çalışıyor ve tekrar 7.00 e kadar uyuyordum.
Bu arada haftada 3 günde akşam üzerleri spora gidiyordum. Çalışma şeklimi duyan bir akrabam, mümkün değil böyle çalışmak sende bir bozukluk var doktora gitmen gerek diyerek beni ikna etmiş ve o zamanlar Sinop’ta tek psikiyatrist olan Osman Bey’in muayenehanesine gitmiştik. Özel gidelim de daha çok ilgilensin diye. Gittik ikimiz birlikte. Doktora çalışma şeklimi anlattım.Üstte yazdığım gibi. Doktor bana 100 soruluk bir test uzattı. İçinde yok yok. Her türlü soru var. Hepsini cevaplayıp verdim. İnceledi. Bu sonuçlara göre siz mutlusunuz ve bu şekil çalışmak sizi mutlu ediyor dedi. Ben de bir şikayetim yok benim, yanımdaki akrabamı göstererek çok ısrar etti , onun için geldim dedim. Ve bu şekil çalışmaya devam edebilirsiniz,çünkü seviyorsunuz dedi..)))
Bugün de çok çalışıyorum diye gittiğim ikinci doktor oldu. Artık bundan sonra, bu sebeple doktora gitmem.)))
İşte böyle sevgili günlük..Resim yapmaya devam ettim. Resmimde bitti gibi. İmzamı atayım sizlerle de paylaşırım.
Şimdilik hepinize iyi geceler diliyor, güzel çocuklarımızın da 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutluyorum..
Sizleri seviyorum çocuklaaaaaaaaaar.)))