Yakalamak çok zor, ömür geçiyor..….

 

Bu ne yaaw…Bugün Perşembe ve ayın 7 si oldu. Artık ne günleri saymaya, ne de saatlere bakmaya cesaretim kalmadı. İnanın uçuyor günler. Bu hafta yine bitti işte, yarın Cuma….

Bu kadar hızlı geçen hayat karşısında,  birazda korkuyorum.Onun için ömrümüzün nasıl hızla geçtiğini belirtmek istedim attığım başlıkta..

Ben güya yazın dinlenecektim, ama yaşantımda öyle fazla bir değişiklik olmadı.

Dün Bianel etkinliklerinin yapıldığı Hal Binasına gittim. Melih Hocam dan resim üzerine biraz görüş aldım.Bana yarın bir kraft kağıdı veya gazete kağıdı al, kurşun kalem, kömür, istersen akrilik boya getir gel dedi.Ben tuval üstüne portre yaparım diye düşünürken, o sadece çizgilerle bir şeyler yapabileceğimi anlattı bana. Biraz tereddütlü, biraz şaşkın malzemeleri tedarik ettim, ama vaktim kalmadı bugün gidecek. Hep bir iş çıkıyor. Kısmetse yarın giderim diyorum.!!!!

Bu arada tiyatro ve sinema sanatçısı,yönetmen, Hülya Karakaş  , Sinop’lu bayanları ve gençleri çalıştırıyordu. Konu çok mühim bir konu. Kadına şiddet ve çocuk gelinler var. Kadın sorunlarını dile getiren, gerçekleri tokat gibi yüze vuran bir konu. Pazartesi akşamı Hal Binasında saat 21.00 de oynayacaklar. Muhakkak izleyin..

 

Ve yöneten Hülya Karakaş hoca birde kitap yazmış. İstanbul’un Kadınları,Sahnelerin Sultanları,Kafka Kafe’de satılacakmış. Birçok ünlü tiyatro sanatçısıyla röportaj yapmış.

Bu arada kurs arkadaşım Sevil’i de oyunda görünce çok sevindim. Oğlu Aytuğ’la birlikte rol almışlardı. Çalışmalar bitince konuştum, meğer drama dersleri filan almış, sanatla önceden beri ilgileniyormuş. Ve oğlunun da tiyatroya girmesinde büyük rolü varmış. Kendisi ramazan etkinliklerinde, Hayaller Tiyatrosunda izlediğimiz Aytuğ (Havuç) oğlu oluyor.Ben birkaç  kez  Aytuğ’u  kabadayı rollerinde izledim, çok da başarılıydı..

Yani sevgili ebeveynler aslında çocuk yetiştirmek de anne ve babaların rolü çok büyük. Hem çocuklarınızı yönlendirebiliyorsunuz, hem yeteneklerini keşfetme şansınız oluyor.

Ben de oğlumla Sinop Belediye Konservatuvarına gitmiştim. Aslında gece olduğu için korkuyordum gitmeye, uzaktı evimize, oğlum daha orta okuldaydı bana arkadaşlık etmesi için alıyordum yanıma, sonra ilgi duymaya başladı. Önce ritim saz çaldı, sonra neye gitti. Hatta Üniversite yıllarında İstanbul’da Mısırlı Ahmet’ten ritim kursu aldı. En büyük hayaliydi o zamanlar. Şimdi de piyano kursuna gidiyor ve piyano almış. İyi ki diyorum birlikte girmişiz derslere, sonra da beraber mezun olmuştuk 4 yıllık okuldan.)))Analı , oğullu diplomalarımızı almıştık bir konser sonrası sahnede..)))

Bu arada SİFAD’ın fotoğraf sergisi saat 19.00- 24.00 arası  Yaşlılar Evi’nin  önünde sergilenmeye devam ediyor.Ve Pazar akşamına kadar devam edecek. İlgi çok büyük, inanın her an dolu. Sonra da fotoğraflarımızdan oluşan, magnet ve kitap ayraclarımız da çok güzel satılıyor. Ben ce eğer hala görme şansınız olmamışsa , muhakkak gelin kaçırmayın.

Sayın valimiz Köşger’de düşüncelerini yazmış anı defterimize..

Şimdilik bana müsaade, işim çoook , çok…..