Kadir Bey’in bugün işi çıkınca bize günlük tur ayarladı. Sabah 9.00 da rehberimiz Lopo bizi almaya geldi.
İlk olarak Yatra Galeri’ye götürdü. Burada gümüş ve altın takılarının nasıl işlendiğini ve nasıl takı haline getirildiğini görebiliyor ve yanında satılan mağazadan da istediğiniz ürünü satın alabiliyordunuz. Yine burada satın alabileceğiniz bol miktarda yağlıboya ve akrilik tablo vardı. Çerçeveleri de çok güzeldi. El oymacılığı ile yapılmış ve değişik renklere boyanmıştı. Fiyatlar 100-1500 dolar arasında değişiyordu.
Sonra ki durağımız Uc Silver & Gold oldu. Çok büyük bir mağaza, dışı yeniden restore ediliyordu. İçerisi yine turist doluydu ve her şey ortada olduğu için 2 kişiye bir satıcı düşüyordu. Fiyatlar Türkiye’ ye göre çok çok ucuzdu ama maksadımız gezmek olduğu için, oradan alışveriş yapmadık.
Yine el işlemeciğin olduğu tezgahlar da bizim Ayancık ketenine benzeyen örtüler dokuyorlardı. Birde istediğiniz bir figürü t-shirtünüze çizdire biliyordunuz.
T-shirt boyama Bali paylaşan: ncabaci
Özellikle erkeklerin resim kabiliyetleri fazlasıyla gelişmiş burada.
Daha sonra Kuta bölgesine de ki, Discovery Shopping Mall’a gittik.Büyük bir alışveriş merkezi,orada Burger King’i görünce hemen tanıdık bir yemek diye, büyücek hamburgerlerimizi afiyetle yedik.
Benim Bali’ye geldiğimden beri bağırsaklarım bozuk. Yemekleri dokundu. Allah’dan hiç sancı yapmadı. Hatta durdurucu ilaç aldım, hiç faydası olmadı.
Bu arada Kuta’ya gelirken denizin üzerinden bir köprüden geçtik, öyle uzun,dönemeçli ve katlı bir köprüydü ki, belki 20 dakikada geçtik.
Kuta bölgesi, eğlencenin merkeziymiş. Özellikle gece hayatı yaşamak isteyen turistler buraya takılırmış. Herkesimden insan var. Hatta deniz kenarında bir otelin bahçesinde helikopter pisti bile vardı.
Yolda rehberimiz muz kızartması (Gorengan)yememizi önerdi. Hani eskiden annelerimiz yapardı çırıkta denilen hamurun içine muz koyup kızartmışlar, ben pek sevmedim.Belki de karnımız toktu ondandır.
Dönüşte Uluwatu Tapınağına gittik. Tapınağın girişinde bilet alırken bize yine sarong verdiler, örtündük. Tam kapıdan girişte turistin biri elindeki 2 sopayı bize uzatarak maymunlara dikkat edin değip elimize tutuşturdu. Şaşırdık kaldık çünkü maymun ormanların dakiler sevimliydi.
Benim ve Sabri’nin elinde koca sopalarla, maymunlardan korunarak gezdik bu defa. Sonra anladık ki, buradaki maymunları aç bırakıyorlarmış ve onun için saldırganlaşmışlar. Hatta karşımızda bir maymun turist kızın çiçekli terliklerine bir saldırdı ki aklımız çıktı. Kız çığlık çığlığa terliği fırlattı. Artık parmaklarını da ısırdı mı bilmem. Bir ara bizim karşımıza çıktı, bizde hemen sopaları havaya kaldırdık. Maymun korkusundan, fazla fotoğraf çekemedim. Sabri’ye ve kızlara diyordum, beni koruyun fotoğraf çekeyim. Ama öyle bir şey ki her yerden önünüze fırlıyorlar, ağaçlardan atlıyorlardı.
Uluwatu Tapınağı dönüşünde rehberimiz bizi Luwak Kahvesinin yetiştiği ve yapıldığı yere götürdü. Burada Luwak’ın nasıl yapıldığını anlattılar bize. . Önce Arap kahvesini dikip yetiştiriyorlar, sonra memeli bir hayvan olan Paradoxurus’u bahçeye salıp kahveleri yemesini sağlıyorlarmış. Sonra hayvan kakasını yaptığında, bu kakaları toplayıp ,yıkayıp kurutup kavuruyorlarmış.Sonra dibek gibi bir şeyde iyice dövüyor, süzgeçten geçiriyorlar. Artık luwak kahvesi yapılmaya hazır hale geliyor. Pahallı ve ünlü bir kahve. Paradoxurus irice bir bambudan yapılmış kafesteydi, yüzü kuzguna, tilkiye,kediye benziyor gibiydi. Bedenini görmedim.
Hepimiz içtik. Aynı bizim Türk kahvesi gibiydi. Bize denememiz için başka çaylarda getirdiler. Sonrada değişik bir enstrümanla müzik yaptılar.
bali-kuta,luwak kahvesi, paylaşan: ncabaci
Rehberimiz güneş batımını izlemek isteriz diye bizi Nusa Dua’ya Jİmbaran’a götürdü. Biraz geçiksek de yinede güneşin batışını izledik ve hele hele oradaki coşku dolu eğlenceyi görünce, gitmeden buraya birkez daha gelmeliyiz değip ayrıldık.(en son gecemizi orada geçirdik.)
Artık istikametimiz Ubud ‘du. Ve doğruca Cupit Resturana gittik. Yine nosi goreng yiyip, bitang biralarımızı içtik. Bu arada günlük rehberli turlar için 50 dolar ödüyorsunuz.
Sonra Kadir ve Dian’da geldiler ve yarın ki programı yaptık.
Yarın ki istikamet Gili Adalarıydı….