Epey olmuş yine yazmayalı. Geçtiğimiz hafta sonu oğlum geldi. Yine Cuma sabahı geldi, Pazar sabahı gitti. Bir gözüm gördü, bir gözüm görmedi sayılır. Cumartesi günü birlikte balığa çıktık, ama balık yoktu, havanın güzelliğinden faydalanıp dolaştık bizde. Hala teknemiz denizde olduğu için, böyle bir fırsat geçti elimize.
Denizden döndük, bu defada biraz arabayla dolaştık. Akliman tarafına gittik. Bu arada yılkı atı gördüm. Fazla yaklaşamadım, korktum.
Sonra da döndük eve, Pazar günüde yolcu ettik kendisini.2 gün dediğin nedir ki, geçip gitti hemen.
Bu arada bir süredir evdeyim. Spora da, resmede gitmiyorum. Ara vermek istedim. Ama inanın evde durmak daha zormuş, 4 gündür resmin başına oturamadım. Öyle çabuk akşam oluyor ki, birde erken kalkıyorum saat 8.00 gibi buna rağmen… Evde spor yapıyorum gün aşırı.
Gerçekten ev kadını olmak çok zor, devamlı ev temizliği, yemek faslı derken gün bitiyor. Ortaya bir iş çıktığı da yok. Ben hergün diğer aktivitelerime giderken bu işlerim daha çabuk bitiyordu.
Neyse bir düzene koyabilirim sanıyorum. Hele günler biraz uzasın da.
İşte haberler bu kadar.
Hepinize Sinop’tan sevgilerimi yolluyorum.