Mevsimlerden  Sonbahar…Cam Patikler

Benim en sevdiğim mevsim, sonbahar. Aslında baharları severim ben, ne sıcak ne soğuktur.

İlkbahar doğanın uyanışıyla içimizde bambaşka duyguları da beraberinde getirir. Sonbahar ise; kışa hazırlıktır onunda yeri ayrıdır. Herkese hüznü hatırlatır. Oysa benim ruhuma huzur verir. Doğa tüm renklerini cömertçe sergiler bize. Ama etrafımıza baktığımızda kimse sonbaharı sevmiyor. “Bir çeşit öğrenmişlik midir acaba?” Diye düşünüyorum. Yazın bitmesi “son” kelimesine mi takılınılıyor?… Oysa benim aklıma gelen ilk şey yapraklar. O yaprakların arasında yürümek, hışırtılarını dinlemek. Hele bir de sevdiceğinizde yanınızdaysa… Islak toprağın kokusunu içinize çekerek birlikte yürümek… İçiniz soğuktan titrerken; sıcacık şömineli caz müzik çalan cafe bulup, filtre kahvenizi yudumlamaktır sonbahar.

Herkes yaz aşklarından bahseder ya. Aman dikkat edin geçicidir. Kalıcı olan sonbahar aşklarıdır. Kendinle baş başa kalmanın mevsimi sanılsa da sonbahar. Aslında en romantik aşkların yaşandığı mevsimdir. Rengarenk ışıkların altında el ele yürümenin, keyif yapmanın mevsimidir sonbahar.

Haydi !… Ne duruyorsunuz?…  Yaşayın sonbaharı doyasıya… Sonbaharımız ilerledikçe aşkı tekrar mümkün kılalım. Bu güzel mevsimin güzel renklerini kışın soğuğuna taşıyarak içimizi ısıtalım.

Sevgiyle kalın, sevgili Nilgün’ün günlüğü okurları.

Nalan Hak Durmaz