Şubat bitmek üzere. Ardından Mart… Peş peşe geçen günler…Bazen hayat bu kadar kısamı diye düşünüyorum. Bu düşüncem sanırım çok yoğun olmamdan geliyor…Size de öyle geliyor mu?
Bugün (dün)Mertoğlu köyüne dayıma başsağlığına gittik. Ben İstanbul dayken yengem vefat etmişti. Allah rahmet eylesin mekanı cennet olsun. Geride kalanlarına Allah sabırlar versin.
Annem anneannemin ilk çocuğu. Dedem savaşta ölünce anneannem yine evlenmiş ve evlendiği adamın bir oğlu varmış. Şu anda adını maalesef bilemeyeceğim. O eşi de ölünce anneannemi tekrar evlendirmişler, o dedemden de 3 oğlan, bir kız çocuğu olmuş. Anneannem tekrar evlenince, annemin teyzeleri vermemişler annemi, onlar büyütmüşler, yanlarına alıp.
Dolayısıyla araya övey baba girince, annemde evlenince fazla görüştürmemiş babam kardeşleriyle. Ara ara dayı kızlarım, dayı oğullarım çok seyrek gelirdi. Zaten bir dayımın kızını bilirdim küçükken Selma( Allah rahmet eylesin), birde diğer 2 dayımın 3 oğlunu. Aslında çocuklar çoktu ama tanımıyorduk birbirlerimizi. Görüşmeyince olmuyor işte. Ama teyzemi ve çocuklarını çok iyi tanırdım . Rahmet olsun babamda çok severdi. . Çünkü o Sinop’ta oturuyordu ve devamlı annemle gelir, giderlerdi birbirlerine. Teyzemin çocuklarıyla da görüşürüz. Allah razı olsun, oğluma da annemle, ikisi bakıp büyütmüştü.
Velhasıl dün gittiğim 2 dayımı da biliyorum, ama diğerini (Allah rahmet eylesin)birkaç defa gördüm hepsi o. Hatta bundan seneler önce bir anım olmuştu onunla ilgili:
Oğlum liseye gidiyor birgün gribal bir durumu oldu hastalandı,hastaneye doktora götürdüm.Bizim gideceğimiz doktoru ararken , benim büyük dayımın oğlunu gördüm. Ayhan nasılsın, hayrola kim hasta? dedim. Babam hasta , doktora götürdüm dedi. Ayhan’da evli, galiba kayınpederini getirdi diye düşündüm ve o tatlı sevecen sarışın adama, geçmiş olsun amca dedim ve sonrada müsaade isteyip oğlumun gideceği doktora yönlendik. Giderken dedim ki oğluma,’’ ister misin o adam benim dayım olsun’’ . Aaa anne saçmalama, insan dayısını tanımaz mı dedi. Neyse ayakta sıra bekliyoruz, arkadan omzuma bir el dokundu, döndüm baktım, o tatlı adam, arkamda bana bakıyor. Ben ‘’ aaa amca , yoksa siz benim dayım mısınız ?’’ dedim. O da evet kızım dedi ve biz Türk filmlerinde ki kavuşma sahnelerinde olduğu gibi kucaklaşıp öpüştük. Kan çekti demek ki. Çünkü sarılışımız çok farklıydı. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.
İşte böyle dayımlar konusu. Şimdi dayımın bir kızıyla daha görüşüyorum, onu tanımaya çalışıyorum.Ama Sinop’ta yaşamıyor. Buraya geldikçe görüşmeye çalışıyoruz.
Dün fotoğraflarını çektim dayımların. Maşallah büyük dayım 80 yaşında olmuş ama hiç göstermiyordu, dinç, aklı başında çok iyi gördüm. Allah ikisine de sağlıklı uzun ömürler versin.
Yine sondan başladım anlatmaya. Geçen hafta içinde SKY Kulübüne gittik. Arkadaşım deniz levreğinin ızgarasını çok methetmişti, ondan yedik. Gerçektende süperdi, tavsiye ederim. Ortam çok sessizdi. Karşıda mis gibi deniz, sevdiklerinle yaptığın sohbetle birlikte, güzel bir gün geçirdik.
Cumarteside liseden arkadaşlarımla birlikte OTEL117ye gittik. İlk kez gittim ben oraya, ortam ve manzara çok güzeldi. Herhalde güzel bir havada balkonunda kahvaltı yapmak çok güzel olur.
İşte böyle koca bir hafta, kısacık geçti. Kimi gün kursta, kimi gün arkadaşlarla derken, geçen günleri yakalamakta mümkün değil.
Allah sağlımızı bozmasın, biz yine böyle geçirelim günlerimizi.
Hepinize güzel günler diliyorum. Kendinize iyi bakın. Sevgiler Sinop’tan.