Bir Kuş Misali Uçup Geldim….

Bir kuş misali uçup geldim….

Merhaba sevgili okuyucularım. Epey bir ardan sonra sizlerle beraberim tekrar. Şükür kavuşturana…

Geçen hafta bir 10 gün yoktum. Kızım iftara gelsenize İstanbul’a dedi. Bizde neden olmasın değip 18 Nisanda uçakla gidip, 28 Nisanda döndük.

Yeni İstanbul Havaalanını da merak ediyordum görmüş olduk.

Şöyle baştan anlatayım…

Duyumlarım havalanının çok büyük olduğu, çok yüründüğü ve görevlilerin bile yolu tarif edemediği olmuştu. Bakalım biz ne yaşayacağız dedik, ama maşallah bizim için hiç sorun olmadı.

Uçaktan inice, otobüsle sanırım bir 20 dakikada binaya geldik, hemen oradan valizlerimizi aldık, Sinop bölümünü görememiştik, görevli hemen gösterdi.Valizimizi alıp hemen yola çıktık,50 metre yürümedik bile. Sarıyer’e giden Havais ‘in kalktığı durağı bulduk, hemen de  otobüs geldi, valizlerimizi koyup bindik , .. İstanbul Kartımız vardı, bir kişi için16 tl çekiyor kart, eğer kartınız yoksa kredi kartı da geçerli bilginiz olsun. 3 yere uğradı, biri Hasbal dı galiba emin değilim, diğeri Hacıosman ve Sarıyer. Sadece duraklarda duruyor, bir yolcu başka yerde bekliyordu, almadı. Onun için özellikle bu otobüsün durduğu duraklarda bekleyin, yoksa kaçırırsınız.45 dakikada Sarıyer’e geldik, oradan da kızım aldı bizi, zaten eve çok yakındık.Her bölgeye giden otobüsler farklı ve farklı yerlerde duruyorlar.Gideceğiniz yerin durağını bulun.

O gün akşam üzeri Vadistanbul’a gittik. Hiç görmemiştim orayı da iyi oldu. Çok beğendim , hele karşısının ormanlık alan olması , çok hoşuma gitti. Birde önüne kocaman havuz yapmışlar. Birçok mağaza ve resturant vardı. Ben beğendim vallahi İftarımızı da Bursa kebapçısında yaptık. Herşey vardı soframızda ve çok uygun fiyattı.Her akşam buraya mı gelsek diye espiri bile yaptık. Yemek sonrası da biraz alışveriş yapıp döndük evimize.

ikinci gün kızımla erkenden İstinye Parka gidip orada da biraz alışveriş yaptık. Hafta sonu kızım evde olduğu için onunla gitmek istedim, fikir alışverişinde bulunduk birlikte.Sonra da eve gelip dinlendik. Akşam da saat 18.00 de Eyüp Sultan’a gittik. Ben hiç gitmemiştim, çok görmek istedim. Piyer Loti’yi biliyordum birkaç kez gittim, ama Eyüp Sultan’a ilk gittim.

Nasıl kalabalıktı nasıl anlatamam. Tam bir insan seliydi ortalık.

Etrafta satıcılar, havuz kenarında insanlar, camilerin içi de doluydu. Hemen camiye girdik bizde eşimle, Yasin okuduk, dua ettik.Caminin çeşmesinden su dolduruyorlardı bizde doldurduk, öbür akşamda iftarda içtik.

İftar saati bir lokanta beğendik ve oturduk. Ama yoldaki tüm resturanlar dolu. Devamlı yanlara masa ilave ettiler. Allah biliyor ya bu kadar insana nasıl yiyecek verecekler diye merak ettim. Tahmin ettiğim gibi de oldu. 10 dakika önceden çorbaları dağıttılar, 5 dakika öncede karışık ızgaralarımız geldi. üstünü streçlemişler ve tabiî ki hepsi soğuktu. Kişi başı 60tl ödedik ama bir şeye benzemiyordu. Ve ben sadece çorba içtim birde köfte yedim, ne şişi ne tavuğu iyi değildi.Zaten soğuk olduğu içinde tadı tuzu yoktu. Bir daha orada yemek yemem.Neyse yine de o ortamı görmek ve yaşamak güzeldi.

Pazartesi günü gemiyle Eminönü’ne gittik eşimle. Gemiyle gitmek çok güzel tabii.Benim Huawei telefonumun pilini değiştirecektim, bir tanıdık vasıtasıyla değiştirdim 150 tl ye.Orjınal pilmiş. Şimdi gerçekten pili uzun gidiyor.Biraz yağlıboya alacaktım, ama oruçlu oruçlu dolaşmak hiç kolay değilmiş, birde sıcaklık 28-29 derece. Baktım fena oluyorum dedim ben dönüyorum Sarıyer’e ve saat 15.00 gemisiyle döndük.

İftarımızı evimizde yaptık.Salı günü Özdilek Avm’ye gittim, akşamüzeri Beyaz Parkta ablam ve arkadaşlarıyla oturdum.

Bir diğer gün yine İstinye Parka gittim, geri vereceğim bir ürün vardı onu hallettim.Öbür gün eşimle İkea ve Koçtaş’a gittik. Decathlon’a uğradık. Ben epey bir şeyler aldım bu seyahatimde, ama eşim sadece ayakkabı aldı.

Cuma günü bir yere gitmedim, biraz dinlenmek istedim, ev işleri yaptım.

Cumartesi günüde Kilyos Kermesine katıldık. Yağmur yağacak diye çok korktuk ama çok şükür etrafa yağdı ama bize uğramadı. İlk kez bu kadar kalabalık bir kermese katıldım. O kadar büyük ve katılım fazlaydı ki anlatamam. 2.El satanlarda çoğunluktaydı. Ben baksam da fazla bir şey bulamıyorum, ama bazılarının aldıklarına çok şaşırdım. O kadar ucuza süper şeyler almışlardı.Ben birtek çok istediğim bir çanta vardı, Mango ve Zara’da bulamamıştım, onu buldum kermeste ve aldım çok sevindim tabii. Kermeste yapılan organizasyonda zumba dans yapan kızlarda vardı, izledik onları da.

İki gün dolu dolu geçti kermeste ilgi çok fazlaydı. Bu arada Fatoş hanımla tanıştım, çok tatlı bir bayandı, telefonlarımızı aldık birbirimizin inşallah görüşeceğiz.

Ve son pazartesi yine biryere gitmedim, parkta ablam ve arkadaşlarıyla sohbet ettik. Ve böylece İstanbul seyahatimiz sona erdi.

Salı sabahı saat 5.30 da kızım, yine Sarıyer durağına bıraktı bizi. Havais, saat tam 6.00 da oradan hareket etti, diğer 2 durağıda dolaşıp Havaalanına getirdi bizi.Bu defa gidiş nasıl olacak diye merak ettim. Ama onda da bir problem çıkmadı. Valizimizi verdikten sonra,uçak kapımız G6b di oraya gittik, görevliye ne tarafta diye sorduk, yönünü gösterdi bize, bir kat aşağıya inip yola devam ettik. Ve uçak saatimizi bekledik.

Yani anlayacağınız hiçbir sorunla karşılaşmadık havaalanında. Sadece valiz taşıdığımız sepetler 5 tl olmuş bilgilerinize. Önceden 1 tl alırdık biliyorsunuz. Oruç tuttuğumuz içinde havalanındaki yiyecek fiyatlarını bilmiyoruz.Ama birçok mağazanın afişini gördük, henüz açılmamış olsa da hazırlıkları sürüyordu.

Sinop’a geldiğimizde uçak havaalnına sert bir iniş yaptı, rüzgar vardı biraz ondan mı bilmem…Çok şükür sağsağlim Sinop’tayız işte.

Yine sizlere kavuştum. Ramazan da bitmek üzere yine çok çabuk ve güzel geçti, Allah senesine güle güle kavuştursun. Şimdiden de bayramınızı kutluyor, büyüklerin ellerinden, küçüklerin gözlerinden öpüyorum.