La Spezia-İtalya…
Sabah 7.00 de gemimiz La Spezia’ya ulaştı. Sabah kahvaltısını açık büfede yaptıktan sonra iskeleye yanaşan gemimizden çıktık.
Bir önce ki yazımda bahsettiğim gibi Floransa’ya gitmeyi düşünüyorduk ama, rehber 2,5 saatte gidip,2,5 saatte geleceğimizi ve orada da 4 saate yakın dolaşacağımız için çok yorucu olacağını söyleyince gitmekten vaz geçtik.
Sinop’un Aşıklar Caddesi gibi bir taraf deniz, diğer taraf cadde .
Yürümeye başladık, baktık karşıdan palyaço gibi biri geliyor.Yaklaştı ve elimizi tuttu, reverans yaptı hepimize birer ip bileklik taktı ve tabiî ki para istedi. Cebimizde bulunan bozukluklardan verdik, hiç memnun olmadı. Bizde de başka bozuk para yoktu zaten.
Tahon de Revel Köprüsüne yürüdük. Çevresi çok güzeldi, evlerin önüne tekneler demirlemişti.
Epey yürüdük sahilde, sonra da şehir merkezine doğru yürümeye başladık.Tertemiz yolları vardı.Çiçeği bol parkları..
İnterneti olan bir kafe bulup kahvemizi içtik, fotoğraflarımızı paylaştık. Sonra da buraya yakın çok güzel bir ada var dediler, oraya gitmek istedik, ama maalesef ekimde sezon kapanmış ve tekneler işlemiyormuş, gidemedik.
Bu arada elektronik sigaralar makinelerde satılıyor, orada yasak değil içilmesi..
Öğleden sonra birçok mağaza kapanmıştı. Demek burada da insanlar sieste yapıyor.
Gemiye kalkışından 2 saat önce geldik ve hepimiz mayolarımızı giyip kapalı yüzme havuzuna gittik, hem yüzdük , hem de Jakuziye girdik. Sıcak ve basınçlı su çok güzel yorgunluk gideriyor. Bu gemide dikkatimi çeken bir detayda havuzda 1 kişide yüzüyor olsa veya 1 kişi bile Jakuzide olsa cankurtaran nöbet tutuyor havuzun başında.
Birde her gün saat 16.00 gibi havuz başına koca parça biftek geliyor ve isteyene ince dilimler halinde sandviç yapıyorlar. Bunun yanında tatlılar, cipsler, salatalar bol miktarda var. İstediğinden istediğin kadar yiyebiliyorsun.
Daha sonra da odamızda biraz dinlendik ve akşam yemeğine hazırlandık. Yemek sonrası her zamanki gibi tiyatroya gidip show izledik, sonra da salonları dolaşıp müzik dinledik.
Her gece saat 24.00 gibi kafeinsiz çayımızı içip yatıyorduk. Tabii bu çaylar ince belli cam bardakta olmadığı için, kendi çayımızı çok özledik.
Yarın ki rotamız Roma. Bende 2. Kez görmüş olacağım, arkadaşlarımızda 2 ay önce görmüşlerdi orayı. Ama eşim görmediği için yarın Roma’ya yine kendi olanaklarımızla gideceğiz.
Diğer yazımda anlatacağım sizlere. Şimdilik iyi geceler…