Merhaba sevgili okuyucularım.
7 gün aradan sonra tekrar beraberiz. Bu defa sosyalleşmeye başladığımız için, yazılarımda başka arkadaşlarımın da fotoğraflarını görmeye başlayacaksınız. Ama sosyalleşiyoruz dersek öyle hergün geziyor filan değiliz.
Şu bir gerçek, hayat arkadaşlarla güzel. Ne kadar whatsApp la da görüşsen, telefonla da görüşsen yüzyüze görüşmenin hali başka oluyor. Tek sıkıntı dokunamamak,birbirinize fazla yaklaşmamak. Neyse buna da şükürler olsun.
Geçen Çarşamba günü liseden arkadaşlarımla bir araya geldik. En uygun yer kütüphanenin bahçesi diye düşündük. Ve orada maskelerimizle bir masaya oturduk. Aramızda ki sosyal mesafeyi çoğunlukla koruduk. Su ve kağıt bardakta çay içtik. Gelen suyu ve çay bardağını da dezenfekte ettik. Sohbetimiz çok güzeldi, hepimiz birbirimizi çok özlemişiz.
Bazı günler çok canım sıkılıyor, hele hava güzel olunca insan evde kalmak istemiyor, işte o zamanda kendimi bahçeye atıyorum. Geçen gün bahçemle 2 saate yakın uğraştım, devamlı dibinde çıkan otları topladım, 3 poşet ot toplamışım. Şu sıralar devamlı yağmur yağdığı için, otlarda çok çabuk büyüyor. Bu arada domateslerin koltuklarını ve alt yapraklarını da topladım. Salatalıklarım ve biberlerim minik minik vermeye başladı.
Domateslerim çiçekte . Fasulyelerim maşallah uzayıp gidiyor.
En çokta patateslerimi merak ediyorum. Görünmüyor ya altta ne var bilmiyorum. 2 tane, toprağa patates diktim, çok sayıda da çuvala diktim. İnternette okumuştum, çuvala diktiklerimi zamanı gelince, çuvalı ters çevirip çıkaracağım.Temmuza kadar bekleyeceğim bunu gerçekleştirmek için..
Bu sene o kadar çok dereotu yedim ki, her kahvaltıda soframda dereotu var. Allah biliyor pazardan aldıklarım sararıp giderdi, ama bahçeden aldıklarım hergün soframda.
Faydalarını da yazayım size: Sindirimi artırmak, uykusuzluk, hıçkırık, ishal, dizanteri, adet bozuklukları, solunum bozuklukları, ağız sağlığı ve çeşitli kanser türlerinde rahatlama gibi bir çok faydası var.
Bahçeme neler ektiğimi bilseniz şaşarsınız. Sanki 20-25 metre karelik alana değil de, 1 dönüme dikmiş gibiyim. Büyüyünce sanırım hepsi iç içe geçecek. Ama ne yapayım bu sene yaptıklarım denemeydi. Bakarsın kısmet olur da, seneye daha tecrübeli ekerim. Soğan, sarımsak, marul, salatalık, roka, semizotu, patates,patlıcan, bal kabağı, karpuz, kavun, fasulye,mısır,bamya, sivri biber, Ankara biberi,kırmızı biber,cherry domates, pembe domates, normal organik domates,çilek,maydanoz,dereotu, nane,pırasa.)))))Yok yok, yani artık bu yaz biz sebze almaya pazara değil, evimizin bahçesine gideceğiz.)))) Semizotunu da ben dikmedim biliyor musunuz, pazardan aldığım semizotunun yıkadığım suyunu bahçeme dökmüştüm, oradan çıkmış büyümüş.
Bugün resim grubu arkadaşlarımla birlikteydim. Biz 2 yıldır doğum günlerimizi kutluyorduk aramızda. Ama bu sene hep bir mazeret çıktı, sonrada korona çıkınca doğum günlerimiz birikti. Bugün hem özlem giderelim hem de, doğum günlerini kutlayalım diye bir araya geldik. Hepimiz maskeliydik, uzaktan mucuk mucuk öpüştük,3 tane banka uzak uzak oturduk. Doğum günü pastasını tesadüfen bugün doğum günü olan Nilgün arkadaşımız getirdi. Diğer arkadaşlarımızda o kadar sıkı sıkı tembih etmiş olsak da birsürü şeyler yapıp getirmişler. Çayımızı da termoslarla biz getirdik. Soframızda yok yoktu… Gerçek su böreği bile getiren vardı. Sevgili arkadaşlarım hepinizin ellerine kollarına sağlık. Çok güzel şeyler yapmışsınız.
Bugün Nilgün’ün, Ayşe’nin, Aynur’un, Müzeyyen’in, Dileğin, Gül’ün, Aycan’ın, Zülfiye’nin doğum gününü kutladık. Hepinizin doğum günü kutlu olsun. Sağlıklı, mutlu, çok çok güzel yıllar dilerim. İnşallah bir daha ki doğum günlerimizi maskesiz kutlar, sarılır kucaklaşırız. Daha önce ki yıllarda Orman Kampına gittiğimizde, deniz sezonunu da açardık. Ama bugün buna cesaret edemedik. Hem hava durumundan, hem de koronadan. Bu sene böyle kamp yerlerinde yüzeceğimi pek sanmıyorum. Neyse bakalım zaman ne gösterecek.
2 gün önce saçlarımı kestirdim. 4 kişiden fazla almıyorlar, randevulu gidiyorsunuz. Tüm bilgilerinizi alıyorlar, ateşinizi ölçüyorlar. Maskemi hiç çıkarmadım. Kulak üstümü keserken bağını çıkardım, ama maskem yüzümde kaldı. Zaten 2 gün önce ki tahlillerinde hepsi negatif çıkmış. Aslında hiç gitmeyi düşünmüyordum, açık söyleyeyim, güzelleşeyim diye gitmedim. Şimdi vaka sayıları yine artıyor, bakarsın eve tıkılır kalırız, sıcakta kısacık kestirip kurtulayım diye gittim. Ateşim kuaförde 36 derece çıktı.
Oradan Lcw’ye gittim. Bir kez daha gitmiştim ateşim 34 derece geldi, yanlış bu dereceniz değiştirin dedim. O gün ise girerken yine ateşimi ölçtüler, bu defa 32 derece geldi. Yine şikayet ettim. Ya ayıp siz kurumsal bir şirketsiniz, formalite ateş ölçmeyin. Alın doğru düzgün ateş ölçücü doğru ölçün, ayıp çok ayıp. Kasiyer bayana söylediğimde bana dediği, ama herkesi öyle ölçmüyor, doğru ölçtükleri de var dedi. Allah’ım böyle bir cevaba ne denir.????
Zaten fazla durmak istemedim, alacağımı alıp, koşturmaca çıktım. Yani siz siz olun, dikkatli olun. Ve birde ne olur maske takın, lütfeeeeen.
Hepinize iyi akşamlar, sevgiler Sinop’tan.