Alın Teri Bu Olsa Gerek……

Haydi 65 yaşlıların gözü aydın olsun. Bugünden itibaren saat 10.00 ile-20.00 arası dışarı çıkmak serbest oldu. İnşallah dışarı çıkma isteği de kalmıştır içinizde. Geçen gün bir arkadaşım geldi Antalya’dan, babası hastaymış ziyarete geldiler. Babası 80 küsur yaşında ama hep dışarıda bütün gün gezerdi, eve kapatılınca, hareketsiz kalınca ayakları şişmiş, böbrek problemi başlamış, iştahsızlık, şeker, hepsi birden ortaya çıkmış. Şimdi serbest ama, yok ben çıkmayacağım değip devamlı yatıyormuş. Bu bildiğim, kim bilir bu amca gibi kaç kişi var. İşte bazıları da Korona’dan değil, evde kalmaktan hasta oldular. Allah şifa versin hepsine.

Tabi şimdi oh serbest kaldık diye kurallarla uyulmazsa, yeniden evlere tıkılırız….Off offf o da çok kötü olur. Gençler ya, lütfen kurallara uyun ne olur. Görüyorum gençler çok rahat, maske yok, mesafe kuralı yok…Lütfen uyun yaa…

Eeee anlatın bakalım, nasılsınız? Neler yaptınız bu bir hafta?…

Ben şehirde köy hayatı yaşar oldum. Allah sizi inandırsın bu sabah saat 10.00 du ben yorgunluktan haşat olmuştum. Şimdi hayırdır dediğinizi duyar gibiyim. Öyle ya ben önceden yazmıştım günlüğümde yapacak işim olmadığı için saat 11.00 de kalkıyorum, erkende uyansam kitap okuyorum yatak da demiştim. Şimdi tam tersi. Akşamları saat 22.00 de uykum geliyor, ne film , ne dizi, ne açık oturum hak getire.Yatar yatmaz uyuyorum sayılır.Sabahta tabi 5.00 gibi uyanıyorum. Biraz haberlere bakıyorum . Saat 7.00 gibi bahçeye inip ot topluyorum, domatesin koltuklarını alıyorum, suluyorum ve inanın bu sabah bu işleri yaptım ve alnımdan su gibi terler aktı.. Ve işte o zaman anladım alın teri ile kazanılan şeyler böyle oluyormuş. Herşey bir emek istiyor. Emeksiz kazanılan şeyler çabuk tüketilen şeyler.Değerini bilmediğimiz şeyler.

Geçen gün arsa arıyorduk, bir akrabam şöyle dedi: Eğer bir arsayı torundan veya oğuldan alırsan ucuz olur, ama gerçek sahibinden alırsan pahallı…çok doğru, çünkü gerçek sahipleri oraya emek harcamışlardır, alın teri dökmüşlerdir. Ama mirasa konanlar aynı şeyi hissetmez. Bir emeği geçmemiştir çünkü.

Geçen gün, önce evde çiçeklerime bakım yapayım dedim, tam 3 saatimi aldı. Benim ev meğer bahçe olmuş, farkında değilim. Ardından bahçeye inip domatesleri salatalıkları sırığa bağlayalım dedik, akşam 20.00 olmuş farkına varmadık. Bahçecilik ve köy yaşantısı böyle bir şey demek ki.  Bu yorgunlukla sporda yapamıyorum, erkenden yatıyorum geceleri…

Demek ki tarlam olsa yaşantım bundan daha yoğun olacak.

Yinede doğada olmak güzel. Arsa bakmaya devam ediyorum. Kısmet artık…

Sadece bahçecilik olaylarını anlattım, bundan sonra başka konulardan da bahsedeceğimi umuyorum. Kendinize iyi bakın…İyi günler.