İNSANLIK NEREDESİN?

 

Sevgili Nilgün’ün Günlüğü Okurları,

Bu yazımla artık suskunluğumu bırakıyor, tüm insanlığın köpeklerden ne istediğini sormak istiyorum. 

Sinop Sahipsiz Hayvanları Koruma ve Yaşatma Derneği üyesi olarak bana, 03.09.2014 sabahı karayolu çalışanları tarafından Sinop – Boyabat Karayolu DranazAçkapa Tüneli mevkiinde birçok köpeğin yollara bırakılmış olduğu,  son iki gündür yollardan yaklaşık 15 kadar köpeğin araba çarpması yüzünden ölmüş olduğu ve civarda hala 50 kadar köpeğin yollarda bulunduğu haberi geldi.

Dernek olarak, harekete geçip, DranazAçkapaTüneli Mevkii’ne gidip, burada içler acısı duruma baktık. Sevgili Nilgün’ün Günlüğü Okurları, gördüğümüz köpeklerin birçoğu daha hala yavruydu. Nasıl bir vicdan bu hayvanları yollara, yemeğin suyun olmadığı ve son sürat geçen arabaların ortasına atar dedik.

Çok küçük yavruları biz, biraz daha büyük yavruları ise karayolları çalışanları topladılar. Karayolu çalışanları yavruları insanların bulunduğu ve trafik tehlikesinin olmadığı alanlara bıraktılar. Karayolu çalışanlarından hayvan sever, vicdan sahibi, bana bu ihbarı ileten ve bu kurtarma operasyonunda bize destek olan sayın Aykut Can’a ve iş arkadaşlarına çok çok teşekkür ediyorum. Keşke herkes sizin gibi duyarlı olsa. Keşke!

Bu olayı kimin yaptığını araştırmak üzere bu karayoluna en yakın yerleşim merkezi olan Gerze’ye gittim. Halktan aldığım cevap karşısında dehşete düştüm. Zavallı Gerze halkına belediyesi, geçen hafta boyunca sokaklardaki bütün sahipsiz köpeklerin toplanacağını ve Sinop’taki hayvan barınağına götürüleceğini, kendi köpeklerine ise sahip çıkmalarını anons etmiş. Köpekler toplanmış fakat Sinop’taki hayvan barınağına bir tane bile köpek getirilmemiş. Bu köpekler Sinop – Boyabat Karayolu DranazAçkapa Tüneli mevkiine salınmış.

Şimdi Gerze Belediyesi’ne ne demeliyim Sevgili Nilgün’ün Günlüğü okurları? Bu hayvanlar termik santral kadar tehlikeli miydi? Gerze Belediyesi’ne bu mu yakışır? Termik istemiyoruz, ağacımız, toprağımız, suyumuz, balığımız, geleceğimiz ölecek diyen belediye karar mercii, bunun içinde köpekler yok mu? Bütün bunlara sahip çıktınız da köpeğinize mi sahip çıkamadınız? Bir hayvan barınağı bile yapmadınız senelerdir!

Küçük yavrulara gelince, tam 17 tane, şu anda benim bahçemde bulunduruyorum ve şimdiden komşularımdan şikâyet gelmeye başladı. Sinop hayvan barınağına götüremedim. Çok saygı duyduğum Sinop belediye başkanına Mayıs ayında verdiğim bir söz yüzünden bu hayvanlar şu anda benim bahçemde bulunuyor. Bu sözün hikâyesine gelince, geçtiğimiz Mayıs ayında Ayancık Çangal Ormanlarında bulunan bir şantiyeden gelen “Ormanda açlığa terk edilmiş köpekleri kurtarın.” mesajıyla harekete geçtim. Gördüğüm manzara inanılmazdı. 12 köpek kaburgaları çıkmış, harap ve bitap halde Ayancık – Kastamonu yolu 25km de yollar üzerine dizilmiş bir haldeydi. Köpeklerin bir kısmında barınağa ait olduğu anlaşılan küpeleri bulunmaktaydı. Civarda konuştuğum köylü halk ise her yeri aradıklarını ama kimsenin bu köpekleri buradan kurtarmaya gelmediğini, geceleri korkunç bir şekilde açlıktan uluduklarını ve birçoğunun açlıktan öldüğünü söyledi.

 

En yakın hayvan barınağı ise Ayancık Belediyesi’nin barınağıdır bu arada. Kendileri bu köpeklerin onlara ait olduğu yalanlamışlar ve tam 138 km uzaklıkta bulunan Kastamonu’ya ait olduğunu söylemişlerdir. Acaba ben çok mu safgörünüyorum, yoksa onlar kendini çok zeki mi sanıyor? Kastamonu, köpeğini bırakmak için 138 km yol gider mi Allah aşkına?

Sinop Orman ve Milli Parklar Bölge Müdürlüğü’nün açıklaması: “Bu alanda yollara bırakılmış birçok köpek bulunuyor.  Çoğu açlıktan ölüyor. Hayatta kalanlar ise yavru ceylanlara saldırıyor. Hatta hamile bir ceylana saldırıp, karnını deşmişlerdir. “ ifadesinden sonra hiçbir şey yapmamaları beni dehşete düşürdü. Bu milli parklar ne işe yarıyor? Devletimiz ne ormanına, ne ceylanına, ne de köpeğine sahip çıkıyor!

Çangal Ormanlarındaki bu zavallıları, Yenikonak Köyü’nden kiraladığım bir canlı hayvan taşıma aracıyla ve aynı zamanda öğretmeni olduğum YenikonakYBO’nda çalışan hizmetli ile birlikte sadece 10 tane ekmekle, tamamen ilkel yöntemlerle, tek tek yakaladım ve araca yerleştirdim. Ve onları Sinop Can Dostları Yaşam Evi’ne (hayvan barınağı) getirdim. Bu hayvanları kendi hizmet alanı dışında bulunan Sinop Belediyesi’nin hayvan barınağına başkanımıza sormadan insanlık namına getirdim. Başkanımız hayvan sever bir insan olduğu için bu ölmek üzere olan hayvanları kabul etti. Tıbbi bakımları yapıldı ve hayata geri döndüler. Fakat başkanımıza bir daha başka ilçelerden köpek getirmeyeceğime dair bir söz verdim.

Şimdi Dranaz’dan getirdiğim yavrular benim bahçemde ve nereye bırakacağıma ve kime vereceğime dair hiçbir fikrim yok. Çünkü hiçbiri kendini kurtaracak durumda değil. İnsanların bakımına muhtaçlar. Köpeklerin dış görünüşünden daha önceden iyi bakıldığını fark ettim. Buradan sevgili Gerze halkına sesleniyorum. Muhakkak sizlerden bir kısmı bu yavrulara bakıyormuştur. Baktığınız köpeklerinizi arıyorsunuzdur. Köpekleriniz bende. Lütfen onları almaya gelin. Onlar sizi çok özlüyor. Termik santrale karşı direnişinize hayranım. Şehrinizi bir illetten kurtardınız. Gelin lütfen köpeklerinizi de kurtarın.

Benim zaten 4 kedim ve bir de köpeğim var. Ayrıca sayısız sokak kedileri de annemin özel hazırladığı mamalarla bahçeye gelip besleniyor. Herkesin hayvan bakmasını beklemiyorum. Ama hayvan haklarının ihlali bir insanlık suçudur. Bizi biz yapan özelliklerimizi yitirmeyelim lütfen. Yerel yönetimler, merkezi yönetimler bir işe yaramıyorsa biz devreye girelim. İnsanlık devreye girsin.

Sinop Sahipsiz Hayvanları Koruma ve Yaşatma Derneği’ne sürekli hayvan vahşeti ihbarı geliyor. Boyabat’tan A.D. adlı bir vatandaşın bir takım adamların gelip, köpekleri toplayıp, katlettiğini söyledi. Durağan’dan S.A. adlı vatandaşın “Köpekler açlıktan ölüyor. Gelin kurtarın.” Mesajlarına karşılık dernek olarak gidemedik. Çünkü çok kısıtlı bir bütçeyle hayvanları kurtarmaya çalışıyoruz. Sosyal medyadan banka hesap numaramızı

Sahipsiz Hayvanları Koruma ve Yaşatma Derneği, Sinop Ziraat Bankası Şubesi

IBAN: TR02 0001 0002 2644 7802 0550 01

defalarca vermeme rağmen, bir hayır sever vatandaş bir kuruş bile yatırmadı.

İnsanlık neredesin?