Eveet, başlayalım bakalım günlüğümü yazmaya..
Cumartesi günü, töreni ve o günkü etkinlikleri yazmıştım. Pazarda malumunuz yine gündoğrusu esiyordu. Karşıdan çok kuvvetli estiği fark edilmese de,tekneyle açıldığımızda ve hele hele Karakum tarafına gittikçe iyice dalga boyları arttı. Bu arada orada bulunan rüzgar almayan koya da öyle çok tekne geldi ki, bir ara çarpacaklar sandım.
Maşallah bu sene denizanaları henüz çıkmadı. Deniz suyu da çok sıcaktı.Daha sonra tekneler çapara sallayınca bizde balığa çıktık. İstavrit yakalayamayınca, bizde palamuta dolaştık. Gazikayası’nın orada bir dalga vardı, bir ara batıyoruz sandım. İlk kez midem bulandı. Halbuki beni hiç tutmazdı. Meğer orada kitap okuduğumdan olmuş. Palamut da tutamadık. Sonra istavrite baktık, bir tava kadar tuttuk.
Ve yine dün biri sabahtan, biri öğleden sonra olmak üzere 2 seyahat gemisi geldi iskeleye..O sırada bizde denizdeydik. Biri ayrıldı, hemen diğeri yanaştı. Çok iyi oldu bu cruise işi. Sinop iyice tanınıyor artık dünyada. Şimdi gezginciler aralarında konuşurken, aaa sen daha Sinop’u görmedin mi diye birbirlerine soracaklar.))))
Akşam da düğün vardı, Şirin Derya Düğün Salonun da. Ben hayatım da böyle kalabalık düğün görmedim. Pasta keserlerken bir ara fotoğraflarını çektim gelinle damadın ve tebrik edemeden çıkmak zorunda kaldık. Artık bilahare geline gideceğim. Buradan da mutluluklar diliyorum çiftlere.
Düğünden sonrada Kütüphane Çay Bahçesinde Bianel’in Sinop belgeseli vardı, onu izledik. Buradan başta Melih Görgün Hacama ve ekibine, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. 2 sene sonra 6. gerçekleşecek inşallah.
Bugün ise çarşıda birçok işlerim vardı onu hallettim.
Aaaa ben size çok kızgınım!!!Ya ben buradan o kadar çok yazıyorum, benim aldığım mısırlar neden pişmiyor, 1-1,5 saat düdüklüde pişiriyorum, yok pişmiyor diye. Ne kadar sütlek alırsam alayım, pişiremiyorum. Hatta pişmiyor diye hep hazır yedim, hiç eve almamıştım, bugün öğrendim ki meğer az pişirecekmişim.10- 15 dakika yetiyormuş. Fazla pişirince sertleşirmiş. Kadının biri demez mi, ben normal tencerede 10 dakika da pişiriyorum diye.Bugün bir kez daha deneyeyim dedim ve düdüklüde 12 dakikada harika pişmez mi…
Ah ahh ahh hiç söylemiyorsunuz yani.))))Demek ki öğrenmenin yaşı yokmuş, bugün birkez daha anladım.)))
İşte böyle bende ki haberler. Pek bir şey de yokmuş. Ben yayınlayayım da gidip yatayım artık. Sizlere iyi geceler diliyorum. Sevgiler Sinop’tan.