Ben döndüüüüm… Bu akşam 20.30 da evdeydim. Size gideceğimi yazmış ama yerini söylememiştim.
Biz dün sabah Havza termale gittik. Ancere Otelde kaldık. Daha önceleri senede 2-3 kez giderken, bu defa epeydir gidemediğimizi fark ettik ve atladık otobüse gittik. İlk kez 3,5 saatte Havza’ya ulaştık. İşlerimiz çok rast gitti, hiçbir yerde beklemeden hızla ulaştık Havza’ya. Daha önceden rezervasyon yaptırmıştık. Sabah 9-13.30 arası olimpik kapalı yüzme havuzu bayanlara aitti. 2 saat yüzdük, sonra resturanında yemek yedik, sonrada hamamına indik. Bu defa kür havuzları acayip sıcaktı, giremedik.
Sessiz sakindi, hafta içi gitmeyi ondan tercih ettik. Kalabalık olunca sevmiyoruz.
Akşam yemeği açık büfeydi her zaman ki gibi. Ama sanki çeşitleri azalmış gibi geldi. Bizim için yemek fazla önemli değildi. Ama Adana çubuk köftesi çok güzeldi. Senelerdir dinlediğimiz, hala adını bilmediğim orada ud çalan bey, yine oradaydı. Bu defa çok farklı bulduk kendisini. Repertuvarını geliştirmiş, biraz canlılık gelmiş üstüne.)) Akşam yemek kalabalıktı, canlı müzik olduğu için Havzalılarda geliyorlar yemeğe. Bu arada Samsundan çok renkli bir bayan grubu vardı, bütün gece oynadılar.
Bu defa ki Havza gezimiz çok sakin, huzurlu ve rahat geçti. Neden olduğunu bilmiyoruz ama hepimizin üzerinde bir sakinlik vardı. Herşeyi çok rahat ve sakin yaptık. Ve buda bizi çok rahatlattı.
Saat 12.00 de otelden ayrıldık ve oradan Kavağa gittik.Arkadaşımın kardeşi orada bizi karşılayıp, Öztaş resturana götürdü. Oranın kazla yapılmış, tiriti meşhurmuş, ondan yedik. Ve bu tiriti narla, muzla ,kiviyle yapılmış şerbetle ikram ediyorlar.Farklı güzel bir tadı vardı, birde kömüş yoğurdu geldi.
Biraz tiritin yapılışından bahsedeyim size.Bizimkinden farklı.
Altta sade kaz suyuyla pişmiş bulgur pilavı var. Ortada pişmiş kaz etleri yanlarına da incecik yufkayı üçgen şeklinde kesip koymuşlar. Yalnız yufkalar kaz suyu ve yağıyla yağlanmıştı. Yeme şeklide, yufkaya pilavı ve etleri sarıp yiyorsunuz. Tadı çok çok güzel. Yolunuz oralara düşerse kesinlikle yiyin derim süper….
Oradan Piazza ‘ya gittik. Dolaştık, Batum’dan gelen armut sularından içtik. Batumdayken çok sevmiştik, armut suyunu. Piazza’da satılıyormuş, sevindik.
Sonrada saat 17.30 otobüsüne binip Sinop’a geldik.
Güzel, kısa, huzurlu bir gezi oldu.
Allah’ım, hiçbir zaman güzelliklerini eksik etme üzerimizden. Hatalarımız varsa da affet bizi. Herşey için çok teşekkür ediyorum. Seni çooook seviyorum.