Bayram telaşı girince araya sizinle günlüğümü paylaşamadım. Öncelikle hepinize iyi bayramlar ve ülkeme de huzur diliyorum.
Bayramlaşmalarımız devam ediyor. Bu arada akşam üstleri de balığa gidiyoruz. Pazar günü deniz harikaydı, yüzdüm denizde. Dünde, bugünde yüzdüm çok güzeldi. Normalde Sinop için, 15 Temmuz-15 Ağustos yaz derler ama, ayın 25 i oldu biz hala yüzmeye devam edebiliyoruz. Artık kestane karası eser ve hava bozar, ama sonra yine açar normalde. Bakalım bu dönem nasıl geçecek? Buna da şükür, mevsim olarak iyi bir yaz geçirdik çünkü. Balık derseniz istavrit var , dün 2 tanede çinekop yakaladık.
Evet sevgili okurlarım, ben yine seyahat anılarımı anlatmaya devam edeyim..
Brindisi…İtalya…
Dün akşam yemekte yine Esra ve Onur’la birlikte oturduk, sohbet daha çok Venedik hakkındaydı, yemek sonrası birlikte L’Amestista Lounge ‘a gidip 1960 -70-80 yıllarının danslarını izledik.
Bu sabah uyandığımızda pırıl pırıl bir güneş vardı. Geç çıktık kahvaltıya. Kahvaltı sonrası geminin en arka kısmına geçip Brindisi limanına girişimizi izledik. Gemi saat 13.00 de limana vardı, saat 18.00 de de hareket etti.
Römorkörler gelip çektiler gemimizi, o kadar küçük bir kanaldan geçtik ki neredeyse yanlarda 5 er metre mesafe kaldı.
Brindisi’ye yanaştığımızda hiç acele etmedik.Çünkü çok küçük bir yerdi, üstelik birde siesta yaptıklatı için, yollar bomboştu. Hayret ettim birazda, 4000 kişilik gemi ve turist geliyor, çoğu yer kapalı.
Öğle yemeğimizi yiyip dışarıya çıktık. Ana cadde boyunca yürüdük. Cadde üzerinde ünlü markalar vardı. Yollarda fazla kimse yoktu, arabada yoktu. Mahalle aralarında ki yollar, büyük büyük taşlarla döşenmişti. Orta meydanda fıskiye vardı.
Ve yine Sinop’taki Hanımeller Çarşısı gibi, el işlerinin satıldığı tezgahlar vardı.. 4 gündür ailemizle bağlantı kuramadığımız için, internet kullanalım diye, deniz kenarında bir cafeye gidip birşeyler içtik ve internete girdik.
Balayı çiftti, Onur ve Esra ile karşılaştık, birazda onlarla oturduk, sohbet ettik. Sonra da beraberce gemimize döndük.
Brindisi’de yapılacak bir şey yok. Cafelere gidip denizi ve geminizi izleyebilirsiniz.
Eğer geminin turuna katılırsanız da, onlar sizi isterseniz, Lecce şehir turuna, Ostuni ve Alberobello’ya götürüp gezdiriyorlar. 3 ayrı tur var yani, tercih sizin.
Brindisi’de şaraplar çok ucuzdu. 2.90 na bile şaraplar vardı. Bir paket sigara ise 5 Avroydu.
Gemide satılan ürünler gümrüksüz olduğu için daha uygun fiyatlı.
Gemide o kadar aktivite var ki, vakit bulup gidemiyoruz. Gündüz şehir merkezlerini dolaşıyoruz, akşamları da alışveriş yapabileceğimiz mağazaları dolaşıyoruz.Lokantada yemek yiyoruz , tiyatroya gidiyoruz, barlarını geziyoruz derken gece geç saat oluyor..
Şimdi size iyi akşamlar, akşam yemeğine hazırlanacağım. Hoşçakalın.