Costa Diadema gemisiyle denizde bir gün.

Ve nihayetinde bugün bütün gün denizdeyiz. Bu demek oluyor ki, biz bugün rahat rahat koşturmadan gemiyi gezebileceğiz, bugün yapılan faaliyetlere katılabileceğiz. İndirimli ürünleri görebileceğiz.

Bu sabah her sabahkinden daha geç kalktık ve kahvaltıya çıktık. Herzaman kinden daha yavaş kahvaltı yaptık, tadını çıkara çıkara. Gemide öyle yavaş gidiyor ki İtalya’ya, atlasan denize, gemiyle yarış edersin öyle yani.

Havada günlük güneşlik.

Kahvaltı sonrası gemiyi keşfetmeye çıktık. Birçok açık ve kapalı yüzme havuzu ve jakuzi var. Ama hava hala soğuk geldiği için bize, maalesef ne yüzdük ne de jakuziye girdik.

14.katta çocuklar için çok güzel oyun parkurları ve havuz vardı. Bir korsan gemisi koymuşlar, hemen yanına kale yapmışlar, kalenin içinde mücevher sandıkları ve toplar var. Havuz ise, sıcak su havuzu. Tepede kovalar var, içlerine su akıyor devamlı, sular dolunca ters çevrilip havuza akıyor, altında olan çocuklarda mutluluk çığlıkları atıyorlardı. Anneler de havuzda,  babalar korsan gemisinde ve kalelerde oynuyorlardı çocuklarıyla.

Çocuk Havuzu paylaşan: ncabaci

Hemen bir alt kattaki spor salonu doluydu. Kadınlı erkekli spor yapıp yediklerini yakıyorlardı. Spa  katında, uzak doğulu bayanlar masaj için yolcu bekliyorlardı.

Birde geminin çevresinde yürüyüş parkuru var. Özellikle sabahları çok yürüyüş yapan oluyor. Tabii yemesi güzelde, birde onu yakmak gerek. Bu defa çok şükür gemide bende kilo almamışım. Çünkü günde ortalama 25bin adım attığımızdan sanırım.

Yemekleri hep güzeldi. Her sabah donas çeşitleri vardı. Ben sabahları hamur işi sevmediğimden fazla yemedim. Ama bunun yanında kek çeşitleri, çörekler,6-7 çeşit ekmek çeşitleri, pastalar.7-8 çeşit meyve,4 çeşit kadar peynir, zeytin yoktu maalesef. Ve salata çeşitleri. Salam, sosisler, ve bolca domuz ürünleri. Birçok şey vardı yani. Öğlen yemekleri de güzel oluyor. Ama biz sadece 1 kez öğlen yedik ,o da denizde kaldığımız gün. Jumbo karidesler, balık ızgara , kızartma, buğulama, yine pirzoladan tut, dönerde vardı bu gemide. Pizza ve makarna çeşitleri de boldu, malum İtalya yolcuları ve İspanyollarda çok olunca. Sebze ve çorba çeşitlerini de unutmayalım tabii.

Yani yemek konusunda hiç sıkıntı yaşamadık. Sadece domuz eti olmamasına dikkat ettik. Birde saat 16.00-17.00 arası çay saati oluyor. Aman Allah’ım sanki Türkiye’de güne gitmişsin gibi yok yok. Her türlü tatlı ve tuzlu çeşitleriyle birlikte, hot dog,   hamburger, patates kızartmaları da ikram ediyorlardı. Biz sadece denizde olduğumuz gün yedik. 4947 kişilik gemide  kaç ahçı çalışıp bu kadar yiyeceği yetiştiriyor  hayret ettim. İnsanlarda nasıl tüketiyor, onlar bizlerden daha çok yiyimli inanın.

Gün boyunca havuz kenarlarında çeşitli aktiviteler yapıyorlardı animasyon görevlileri, her akşam tombala gecesi vardı. Ve her barda da ayrı bir canlı müzik gösterisi ve danslar vardı. Maalesef hepsini görme şansımız olmadı. Akşamları saat 19.45 de tiyatroya gitmeye çalıştık, tiyatro çıkışı da yemeğe. Yemek çok vaktimizi alıyordu.2,5 saat sürüyordu. Balo salonunda lüks bir lokantaya gitmişsiniz havasında, önünüze yemekler geliyor. Şık giyimli garsonlar hizmet ediyor. Her yediğiniz yemeğin tabağı, çatalı, kaşığı, bıçağı farklı. Güzeldi gerçekten. Denizde olduğumuz gün Kapatanın balo gecesiydi. Herkes şık giyinmişti. O gece herkese kaptanın şerefine  şampanya ikram ettiler. Gemide ki tüm kaptanlar, yardımcıları balo salonuna geldiler, yolcular, şereflerine şampanya kaldırdı ve ardından bütün ahçılar  şarkı söyleyerek bir tur attılar salonda. Ve bizlere hizmet eden garsonlarda yolcuları dansa kaldırdılar. Bu  gösteri yarım saat kadar sürdü.

Yemek sonrası yine barları dolaştığımızda çok enteresan yarışmalarla karşılaştık. Biri dans yarışmasıydı. Bu yarışmaya katılan yolcuları, bayansa erkek dansçılar, erkekse bayan dansçılar çalıştırıp eşlik ettiler.

Eğlenceliydi. Ve yaş sınırı yoktu. Ama bir yarışma vardı kiii, uçuk kaçık…Ne siz sorun ne ben yazayım…

Gemide pastane de vardı, ama bu kadar yemek yedikten sonra , dondurma yemeğe yer kalmıyordu.

Gece alışveriş yaptık biraz, saatler, parfümlerin bir kısmı indirime girmişti. Biz hırka aldık, çok değişik ve güzel.

Yatmaya kamaramıza giderken durun kızlar şu koridorumuz kaç adım sayayım dedim. 298 adım çıktı benim adımımla. Bundan önceki gemimiz de ise 268 di bu biraz daha büyükmüş.

Sonra yine saat 24.00 gibi yattık. Yolculuğumuzun son iki günü kaldı. Yarın Roma’ya gideceğiz. Ve tura katılacağız bu defa.. Beni izlemeye devam edin, beraber gezelim. Hoşçakalın.

Not:Bu arada 17 katlı geminin yine her tarafını dolaşamadık maalesef.