Ölüdeniz ‘de 4. Günümüz

Sabah 9.00 da şoförümüz almaya geldi ve Fethiye’ye yola çıktık, sanırım yol 20 dakika ile yarım saat arası sürdü. Migros’un önünde inip, hemen arkasında onlarca teknenin bulunduğu yere gidip bir gece önceden rezervasyon yapıp bir kısım parasını ödediğimiz tekneyi bulduk. Girişte tavuk mu, balık mı tercih edersiniz diye sordular, tabii balık dedik.

blank

Tekne 10.30 za gelirken kalktı, kalabalık sayılırdı, herkes ailesiyle özel masalarda oturdu. Yabancı kimse olmadı masamızda, yemek alırken filan biz yine maskemizi kullandık. Turumuz 12 Adalar turuydu, ama demişlerdi öyle 12 ada görmezsiniz diye. Gerçekten görmedik de.

blankblankblank

Ya size gerçek duygularımı söyleyeyim mi? Bakın ben Bodrumda tekne turuna katıldım, Fethiye’de tekne turuna katıldım, ama itiraf ediyorum nedense sevemedim. Tamam deniz pırıl pırıl, ama çok tuzlu gözlüksüz kafanı sokamıyorsun, etraf çorak, şöyle yemyeşil ağaçlar yok, sanki bizim ada arkası gibi…Ne bileyim içim ısınmadı buralarda gittiğimiz turlara. Ama mesela Antalya –Çıralı’dan kalkan turlar daha hoşuma gitti, hatta sanırım 4 kez tekne turuna katıldık orada. Diğerlerinden daha iyi geldi.

Şimdi Nilgün hangi koylara gittiniz diye soracaksınız, vallahi pek önemsemediğim için not alamdım bu defa.6-7 koya gittik, birbirinin aynı geldi bana. Yassıca Koyu, Kızıl Ada koyu, Tavşan Adası koyu, diğerlerini hatırlamıyorum. Ama her koyda denize girdik, deniz kestanesi doluydu denizin dibi. Öğle yemeğinde balıklarımızı yedik, güzeldi balık. Ve saat 17.00 gibi tekrar döndük Fethiye ye.

blankblankblankblank

Yıllar önce Sinop Amerikan üssünde, babası ve kendisiyle birlikte çalıştığımız Yılmaz arkadaşımla telefonlaşıp buluştuk. Eşini ve kendisini tekrar görmenin mutluluğunu yaşadım. Onlar da çok mutlu oldular. Ne çok anılarımız varmış, devamlı eski günleri yad ettik.

blank

Sonra da günlerdir özlediğimiz ev yemekleri yapan bir resturant bulup oraya yürüdük. Akşam yemeğimizi Fethiye’de yedik, başka bir taksiyle Ölüdeniz’e döndük. Bu defa taksi şoförünü daha çok sevdik, arabası da yeniydi, lastikleri kabak değildi, (eşim daha önce kullandığımız taksinin lastiklerinin kabak olduğunu ve genç şoförün hız yaptığını görünce onu tekrar çağırmaktan vazgeçmişti)

Bu şoförü yarın için tekrar tuttuk, artık son gecemizdi, yarın saat 13.30 Dalaman Havaalanından uçağımız İstanbul’a hareket edecekti. Ve bizi havaalanı için saat 10.30 da otelden almasını istedik.

Ölüdeniz’e geldiğimizde artık iyice yorulmuştuk, biraz valiz hazırladım ve duş

alıp yattım. Bu arada tam da bugün Manavgat ve Muğla’da orman yangınlarının başladığını duyduk. Moralimiz çok bozuldu ve çok üzüldük…

Devamlı televizyondan takip ettik, izledikçe üzüntümüz daha da arttı. Bol bol dua ettim…

Sabah tam vaktinde taksimiz gelip bizi aldı ve saat 12.00 de Dalaman Havaalanındaydık.  Çok kalabalıktı, biletimizi kesen kız yangın olduğu için çoğu kişi dönüyor diye yorum yaptı.

Uçağımız 45 dakikalık bir rötarla İstanbul’a ulaştı, sağolsun kızımda almaya geldi bizi.

Bu arada oğlum ve gelinim Pazar günü Amerika’ya dönecekleri için, havaalanında Pcr testi yaptırdılar, birkaç saat içinde de hemen sonuç geldi çok şükür yine negatif çıktılar. Gel oğlum şöyle bir kucaklayayım seni dedim, sarıldım.

Sayılı günler çok çabuk geçiyor, 2 akşam daha beraber olduk İstanbul’da ve Pazar sabahı onları  yolcu ettik. Kısmet artık tekrar ne zaman buluşuruz, ben çok gitmek istiyorum yanlarına. Vizemiz de var, kısmet diyelim, şu korona bir bitse de rahat rahat gitsek. L.A. den Türkiye’ye gelirken maske kalkmıştı orada, fakat buradayken tekrar mesaj geldi, maske takılması zorunlu diye.

Gelinim uzun süreden beri evden çalışıyor, bakalım daha ne kadar devam edecek.

İşte çocuklarım gitti, bizde 4 gün daha İstanbul’da kaldık, ve sonra da Sinop’a 4 ağustosta döndük. Sinop’un da en sıcak günleri bizi bekliyormuş, aşağı yukarı 1 hafta evden dışarı çıkmadım, baygın gibi yattım. Klima biraz kendime getirdi. Eşim denize götüreyim seni diyor, ben 50 metre yürüyecek gücüm yok diyorum. Düşünün sıcaklardan denize bile gidemedim.

Ve orman yangınları artarak devam etti, içimiz parçalandı. Ciğerlerimiz yandı, birde  bu üzüntüde eklenince moralimiz iyice bozuldu,canım hiç birşey yapmak istemedi..

Bu arada güney yangınla boğuşurken, Sinop ve çevresi de sel sularına teslim oldu.Aman Allah’ım sabah bir uyandım, Ayancıktaki arkadaşım evini çevresinin fotoğraflarını yollamış whats app dan, nasıl fırladım yataktan hemen tv yi açtım, daha yangın sönmeden ,şimdide sel. Artık üzüntümüzü siz tahmin edin.

Kastamonu Bozkurt, Sinop ‘un Ayancık ilçelerini sel götürmüştü. Ayancık ta ki en büyük hasarı o kesilen tomruklar yapmıştı yıkıp geçti heryeri. Birde dere yataklarına yapılan yerleşim yerleri…Aslında su da değil kabahat, suyun yoluna yerleşim yeri kuranlara, devletin müsaade etmesindeydi hata.Dere ne güzel akıyor yolunda, ama sen evleri onun yolu üzerine yaparsan o da yoluna çıkanları alıp götürür.Dere yatağı 15 metreyse, havzası 400 metreymiş, bu alanın dışına yapılmalıymış eveler, bunu bize ilkokul 4. Sınıfta da öğretmişlerdi…Ama uygulayan yok, sonuç tam felaket, Ayancık’ta yaşayan arkadaşım söylüyor, dere yatağında toki evleri, polis lojmanları, öğretmen evi var diye. Şimdi devletin yapacağı Toki evleri yine yatağın içine yapılmaz inşallah.

Neyse artık bu konuda yazmayayım…Şimdi her yağmurda ve her yangında elimiz yüreğimizde duruyoruz. Ki ekolojik dengeyi bozduğumuz içinde maalesef bu tür doğa olaylarıyla çok sık karşılaşacağız.Sonuçta kıtlık ve susuzlukla karşı karşıya kalacağız..

Ahh ahhh mutlu  başladı yazım, karamsarlık ve üzüntüyle bitti…Ne yapalım her şey bizim için…

Sağlıklı, mutlu,güzel günler dilerim….Hoşçakalın..

Hakkımda Nilgun

blank
Sinop'ta yaşayan, Sinop'lu bir bayanım. Gezmeyi, yüzmeyi, konuşmayı, sosyal aktiviteleri çok severim. İnsanlara yardımcı olmak beni çok mutlu eder.Ve tam bir Sinop Aşığıyım. Bu kadar yeterli mi?)))

İlginizi Çekebilir

blank

Calista Otelde 2. Gün

Merhaba tekrar, Calista Otel’de tatilimizin 2. Gününü anlatmaya devam edeyim. Rahat bir uykudan sonra sabah …

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.